Unit 06 (With Sentences) Flashcards
(217 cards)
abla ‘
Ablası ile telefonda konuşuyor.’
older sister
‘H/She is talking on the phone with her sister. ‘
ağabey/abi
‘Senin abin ne yapıyor?’
older brother
‘What is your brother doing ?’
aile dostu
‘Aile dostlarımız bu akşam yemeğe geliyorlar.’
family friend
‘Our family friends are coming to dinner tonight.’
aile
‘Aile çok önemli bir unsur.’
family
‘Family is a very important element.’
Akdeniz
‘Akdeniz Avrupa ve Afrika arasında.’
Mediterranean Sea
‘The Mediterranean Sea between Europe and Africa’
akraba
‘Annemin akrabaları Ankara’da oturuyor.’
relative
‘My mother’s relatives are living in Ankara.’
alt
‘Masanın altında bir kedi var.’
under
‘There is a cat under the table.’
altın
‘Altın piyasası artışta.’
gold
‘The gold market is on the rise.’
amca
‘Babamın erkek kardeşi benim amcam.’
uncle
‘My father’s brother is my uncle.’
anne
‘Onlar çok fedakar annelerdir.’
mother
‘They’re very devoted mothers.’
anneanne
‘Anneannesini geçen yıl kaybetti.’
grandmother
‘She lost her grandmother last year.’
antika
‘Ablam antika mobilya seviyor.’
antique
‘My sister likes antique furniture.’
arası
‘Ege Denizi Türkiye ve Yunanistan’ın arasında.’
between
‘The Aegean sea is between Turkey and Greece.’
arka
‘Amerikan Büyükelçiliği’nin arkasında ne var?’
back
‘What is behind the American Embassy?’
Asya
‘Çin Asya’da.’
Asia
‘China is in Asia.’
at
‘Yeğenim attan düştü.’
horse
‘My nephew fell from the horse.’
atölye
‘Bugün atölye açık değil.’
studio
‘Today the studio is not open.’
Avrupa
‘Avrupa’da bu sene sert bir kış vardı.’
Europe
‘There was a rough winter in Europe this year.’
baba
‘Babama söz verdim.’
father
‘I gave a promise to my father.’
babaanne
‘Babaannemi çok özledim.’
grandmother
‘I miss my grandmother very much.’
bakır
‘Bu duvar saati bakır.’
copper
‘This wall clock is copper.’
baklavacı
‘Baklavacıda baklava kalmadı.’
baklava, dessert shop
‘There is no baklava left in the dessert shop.’
balıkçı
‘Dört balıkçı fırtınanın ortasındaydı.’
fisherman
‘Four fisherman were in the middle of storm.’
bardak
‘Bir bardak su istiyor musun?’
cup, glass
‘Do you want a cup of water?’