engntur Flashcards

Question

flattered

Answer 1

pohpohlanmış

Answer 2

içe sızmak, yayılmak

Answer 3

engelleme, tutma

Answer 4

sağlamak, elde etmek"We derive further pleasure from our study"

Answer 5

zahmetli, sıkıcı

Answer 6

titiz, kesin

Answer 7

düzenli olarak

Answer 8

-mışçasına, -mış gibiit is as though I were inferior.

Answer 9

Don’t worry: it’s not much of a problem if you overcook them. Unlike vegetables overcooked through boiling or steaming, overcooked roasted vegetables may dry out a bit, but still retain their shape and flavor.

Answer 10

danışman

Answer 11

dıştan gelen, eğreti

Answer 12

işim zamanımın çoğunu alıyor

Answer 13

v. dayandırmak, atfetmekn. özellik, nitelik

Answer 14

hakir görme küçümseme

Answer 15

dinlenme süresi

Answer 16

amatör, meraklı

Answer 17

gözünün önüne getirmek, düşlemek

Answer 18

sürdürmek, bakım yapmak

Answer 19

belli belirsiz, narince

Answer 20

doğruluk accuracy of measurament

Answer 21

son zamanlarda

Answer 22

ara sıra adjective

Answer 23

son zamanlarda güzel bir yerde miydin?

Answer 24

tahmin edilebilir

Answer 25

kalın parça

Answer 26

1)içine işleyen, 2) derin (uyku mesela)

Answer 27

girişim • As a noun: Her first attempt to bake a cake ended in disaster, but she didn’t give up. • As a verb: He will attempt to climb the mountain despite the challenging weather conditions.

Answer 28

-e dayanan

Answer 29

in the course of / during / by

Answer 30

hep varolan (şey)

Answer 31

kaçınılmaz olarak

Answer 32

... durumuna düşmek

Answer 33

davranış

Answer 34

adı çıkmış

Answer 35

felaket, yıkım

Answer 36

ön yargı

Answer 37

bir fikir yaratmak

Answer 38

panayır, fuar

Answer 39

itiş kakış

Answer 40

eşi benzeri görülmemiş

Answer 41

neşe“To condemn a man to night of drinking and merriment!"

Answer 42

yapış yapış / zevksiz

Answer 43

çıldırmak, dağıtmak

Answer 44

konuşma, söylem

Answer 45

üzücü, ayık

Answer 46

bıktırasıya uzatmak

Answer 47

soyu tükenmiş

Answer 48

kalas, kereste

Answer 49

kıvraklık

Answer 50

satışını gerçekleştirdi

Answer 51

havasız, tıkalı

Answer 52

ön görmek

Answer 53

eninde sonunda

Answer 54

if only night would come sooner

Answer 55

derece, seviye

Answer 56

boş vakit

Answer 57

kaçınılmaz

Answer 58

daha üstün olmak

Answer 59

ölçüsüzlük, savurganlık

Answer 60

içermek, kapsamakif A comprise X, Y and Z, then X, Y, Z compose A.: to be made up of//The factory was to be a vast installation, comprising fifty buildings.— Jane Jacobs//The play comprises three acts.

Answer 61

tek başına

Answer 62

adamak, çok sevmek

Answer 63

huysuz, acayip

Answer 64

sağlamlaştırma

Answer 65

az bulunan, kıt

Answer 66

yaklaşık olarak

Answer 67

kuşatma altında

Answer 68

kendinden emin

Answer 69

tırmandırmak

Answer 70

uzaklaştırma, uzak durma

Answer 71

tanınmış

Answer 72

ne önce ne sonra

Answer 73

-nın hiçbir anlamı yok.

Answer 74

hayranlık duymak

Answer 75

doğal olarak

Answer 76

beklenmedik olay, rastlantı

Answer 77

sıkıntı, noksanlık (water shortage)

Answer 78

torbalamak

Answer 79

tür, nesil

Answer 80

olasılık

Answer 81

zeka kıvraklağı

Answer 82

tercih ederim

Answer 83

hayırseverlik

Answer 84

tahsis etmek, paylaştırmak, süre vermekEach speaker will be allotted 15 minutes. The newspaper will allot a full page to each of the three mayoral candidates.

Answer 85

lalettayin

Answer 86

başını sallamak

Answer 87

doğası, özü iyi

Answer 88

tartışma

Answer 89

sert, haşin

Answer 90

şaşırtıcı, merak uyandırıcı

Answer 91

altında, aşağıda

Answer 92

tatsız durum

Answer 93

değerlendirme

Answer 94

aşırıya kaçma

Answer 95

kaygı, algı, kavrama

Answer 96

yok olmuş

Answer 97

beni aşar

Answer 98

tırmanan gerginlik

Answer 99

yola çıkmak

Answer 100

bir şeye dayandırmak

Answer 101

takippursuing a career: kariyer edinme

Answer 102

gibi davranmakThat's because addiction is a medical problem that is treated like a criminal one to everyone except the wealthy. you don't understand what its like to be a woman and still being treated like a second class citizen!!

Answer 103

müdahale, karışma

Answer 104

hemen, anında

Answer 105

maruz kalmak

Answer 106

yapmaya eğilim gösterme

Answer 107

To imply or requireThis activity will entail careful attention to detail.

Answer 108

hisar, kale

Answer 109

iletmek, aktarmak

Answer 110

uzak durmak, sakınmak

Answer 111

yas, ağıt

Answer 112

gözden kaçmış

Answer 113

dikkate değer / signifikınt

Answer 114

ne ölçüde?

Answer 115

çok başarılı

Answer 116

bölüştürmek

Answer 117

canını sıkmak

Answer 118

karşı gelmek

Answer 119

çelişmek

Answer 120

sürdürülebilir

Answer 121

sıfat-fiil

Answer 122

büyük ihtimalleCause you're most likely going to get nothing

Answer 123

moda olmuş sözcük

Answer 124

yasa, düzenleme

Answer 125

seçip ayırmak

Answer 126

arada sırada, fırsat buldukça

Answer 127

içini dökme

Answer 128

ima etmek, kast etmekstrongly implies knowing of her untimely death

Answer 129

yıpranmış, yorulmuş (fair)

Answer 130

even furtherthe news media has been even further restiricted

Answer 131

v. iplik, geçirmekn. haberler

Answer 132

engellemek

Answer 133

=since , = because

Answer 134

zeki, cin- If I was more astute then I would have taken these things as a sign. - astute observation!

Answer 135

elde etmek, edinmek

Answer 136

dolayısıyla

Answer 137

beni aşar

Answer 138

kazanç, alınan şey

Answer 139

rahatlamış

Answer 140

kuvvetlendirilmiş

Answer 141

çetin ceviz

Answer 142

gayretli, hamarat

Answer 143

bizzat, şahsen

Answer 144

önden, önceden

Answer 145

suçu atmak

Answer 146

The verb culminate is used to describe a high point or a climactic stage in a process. For example, the goal of a Major League baseball team is to have their season culminate in a World Series victory.

Answer 147

kullanarak

Answer 148

idare etmek, yönetmek

Answer 149

birini hazırlıksız yakalamak

Answer 150

her şeyden önemlisi,

Answer 151

dayanıklılık

Answer 152

sıkıntıdan patlıyorum

Answer 153

hazır bulunma

Answer 154

zorlu, ilginç

Answer 155

görüşmek, başarmak

Answer 156

şahane, muazzam

Answer 157

şiddetli, katı, sert

Answer 158

gibi görünmek, iddia etmek, varsaymakdo you purport to spend the rest of your life on that couch, or do you think you might get a job someday?

Answer 159

mesleki yeterlilik

Answer 160

şefkatissues the film tackles with compassion

Answer 161

izlenmeye değer

Answer 162

doğuştan gelen

Answer 163

kırılgan

Answer 164

kavramakI see reading comprehension is your weak point

Answer 165

içe dönüklük, maneviyat

Answer 166

kalça, but

Answer 167

engelwhat is the biggest hurdle in obtaining your ideal job.

Answer 168

oluşturmak, teşkil etmek

Answer 169

razı gelmek

Answer 170

Galileo originated the method of controlled experiment which now forms the basis of scientific investigation.

Answer 171

ilk insanların yaptığı sanat eseri

Answer 172

hafta sonu ne yaptın?

Answer 173

gevşemek, dinlemek

Answer 174

davranmakI think good company treats the employess well

Answer 175

dayanak noktası, menteşe

Answer 176

To deliberate means to carefully think or talk something through — it also means slow and measured, the pace of this kind of careful decision making. If you chose deliberately, you make a very conscious, well-thought-through choice.

Answer 177

zar zor, güç bela, ender

Answer 178

mesele, ilişki, sorun

Answer 179

övgüye değer

Answer 180

gelişen extraordinary events unfolding right now,

Answer 181

Surrounded by; in the middle of; in the center of. "they ultimately reconnect in hysterical and emotionally affecting ways amid the chaos"

Answer 182

parasını karşılamak

Answer 183

temel bilgi

Answer 184

elde etmekAnimals can eat those plants and obtain nitrogen.

Answer 185

dayatmak why do you impose such a restriction on yourself

Answer 186

güçllü kuvvetli

Answer 187

tam zamanında, anında

Answer 188

tekrarlamak, teyid etmek, vurgulamak

Answer 189

meydana gelmek

Answer 190

iddialı, Kendine çok güvenen

Answer 191

condo / condominium

Answer 192

saldırı, tacizIf his comments on the home kit is anything to go off of, he likely doesn't understand fan outrage

Answer 193

kaynamanın bir tık altında pişirmek

Answer 194

sadece bu da değil...

Answer 195

üzerine eğilmek, abanmak

Answer 196

öne sürmek

Answer 197

üst üste gelme, birikmework pilled on

Answer 198

zaten, çoktandırsome people claim they aren’t thieves though they have long had this habit

Answer 199

boş vakit doldurmak

Answer 200

askıya almak

Answer 201

tamamen, boydan boya, etraflıca, hakkını vererek.Use your hands to coat the vegetables thoroughly with the oil and spices.

Answer 202

kısaltmak, daraltmak, sınırlamak

Answer 203

Üstün, seçkin

Answer 204

ulaşmak, erişmekshe finally attained her goal of owning her own company.he was too simple to wonder when he had attained humility.

Answer 205

hassasiyet, kırılganlık

Answer 206

göz alıcı

Answer 207

aşağılayıcıWith your pejorative criticism, you have succeeded in making me dislike you!

Answer 208

kaçınmak

Answer 209

ısrar etmek, dürtmek

Answer 210

cesurca, küstahça

Answer 211

başlangıç

Answer 212

bakımsız bahçe, ıssız yer

Answer 213

varlığı

Answer 214

payı olmak, paydaş

Answer 215

nasıl olduğuna bakmaksızın

Answer 216

kabullenme, tanıma

Answer 217

When you first said “yes,” you might’ve had every intention of sticking to your word

Answer 218

Amerikan duygusu böylesi bir kargaşa karşısında giderek daha fazla geri çekilme eğilimi gösteriyor.

Answer 219

kesinlikle

Answer 220

zaman aralığı, müddet

Answer 221

n. önlem, v. ölçmek

Answer 222

randıman, kazanç

Answer 223

cevap olarak

Answer 224

başvurmak

Answer 225

güç, itici güç, motivasyon

Answer 226

ayrıntılı

Answer 227

kafayı yemek

Answer 228

ürpermek, titremek

Answer 229

hayrete düşmek

Answer 230

her şeye çare bulan

Answer 231

ikamet etmek

Answer 232

uçarılık

Answer 233

-e dayanmak, bel bağlamak

Answer 234

bir bakıma

Answer 235

ilgi, alaka

Answer 236

gerektirmek, icab etmekThe job entails picking up leaves you find and moving them somewhere else.

Answer 237

muhtemelen

Answer 238

ama yine de, bununla birlikte

Answer 239

hayranlık

Answer 240

niyetli olmak

Answer 241

mutasyon geçirmek

Answer 242

küçülme

Answer 243

yapmaya başlamakyou should take up swimming

Answer 244

bir şeye ilişkin

Answer 245

ondan beri

Answer 246

kap kaçak, alet edavat

Answer 247

yorucustrenuous movements must be given up after 20 weeks pregnancy

Answer 248

coşturmak

Answer 249

tereddüt etmek, duraksamak

Answer 250

su birikintisi

Answer 251

bozulmuş, mahvolmuş

Answer 252

müdahele etmek

Answer 253

kazançlı, karlı

Answer 254

katı, sıkı

Answer 255

savunmak, savunucu

Answer 256

çatışmak, tokuşmak, zıt düşmek

Answer 257

kıskançlık, haset green with envy

Answer 258

-e sahip olmamak

Answer 259

düzenli aralıklarla

Answer 260

ele almak - issues the film tackles with compassion (filmin şefkatle ele aldığı konular)

Answer 261

şehir merkezi, çarşı

Answer 262

while, iken

Answer 263

-e dayanmak

Answer 264

katiyen, hiçhe was not at all polite to his new girl friend.

Answer 265

suya ya da bir olaya dalmak, immerse into

Answer 266

o işe nasıl girdin?

Answer 267

takdirle karşılamak

Answer 268

dayamak, yaslamak

Answer 269

teklif (uygunsuz)

Answer 270

parçalamak,ufalamak

Answer 271

müsait, uygun, rahat

Answer 272

kilo vermek

Answer 273

tartışmalı

Answer 274

sonuncusu, ikisinden sonuncu olanı

Answer 275

çok istemek, kaşınmak

Answer 276

zor beğenen, müşkülpesent

Answer 277

öğle, akşam yemeği

Answer 278

daha öteye

Answer 279

…dan elde edilen

Answer 280

başkalarını düşünme

Answer 281

teslim etmek, devretmek

Answer 282

alâkalıYorumlar konuyla alakalı olmalıdır. - Comments must be relevant to the topic.

Answer 283

kayıt (okula vs.) i am enrolling in a university

Answer 284

cılız, yavan

Answer 285

sundurma,varenda

Answer 286

adanmışlık

Answer 287

takdir, minnet

Answer 288

ne gerekiyorsa yapmak

Answer 289

açık büfe, açık sofra

Answer 290

hatırı sayılır

Answer 291

sessiz harf

Answer 292

I had just eaten a moment ago

Answer 293

mahkum etmek, kınamak

Answer 294

başka durumlarda

Answer 295

ikna edici

Answer 296

dolayısıyla

Answer 297

tırı vırı, ıvır zıvır

Answer 298

çok yoğun, baskıcı

Answer 299

istekli, şevkli, hevesli"But I can’t see anyone eager to be on the frontline for the opposite side."

Answer 300

aksatmak, bölmek, bozmak

Answer 301

uygulamak, açmak

Answer 302

sıkıntılı

Answer 303

hareketli, telaşlı, koşuşturmalıTokyo was hectic, just people everywhere, i absolutely loved the energy ! I lead a pretty hectic work life, and I have a really long commute.

Answer 304

Moskova füze yağdırırken dünyayı bir araya getirme istenci

Answer 305

beceriksiz, hantal (Lost Doughter'daki kadın rogerebert.com)

Answer 306

kahkahayı basmak

Answer 307

serpilmek, gelişmek

Answer 308

tahliye, boşaltma

Answer 309

başkaca, bundan başka

Answer 310

haşarı çocuk

Answer 311

girişmek, kalkışmak

Answer 312

istila etmek, saldırmak

Answer 313

-den dolayı, sayesinde

Answer 314

acıya katlanmak, acının sürmesi

Answer 315

kusur, hata (lapsüs)

Answer 316

arasında, içinde

Answer 317

çok önemli

Answer 318

tapılası, muhteşemI bet you're also a little weird, but that's super adorable!

Answer 319

anlamak, kavramak

Answer 320

-e bağımlı1. The talks were dependent on a renunciation of terrorism.2. He is dependent on his wife.3. He has a mother completely dependent on him.4. Norway's economy is heavily dependent on natural resources.

Answer 321

birini arabayla gezdirmek

Answer 322

iple çekmek

Answer 323

bir şeyin dengi, ona eş

Answer 324

peşinden koşmak, kovalamak

Answer 325

hemen göze çarpmayan, güç algılanan: hard to notice or see : not obviousa subtle difference in meaning between the wordssubtle changes/variationsSee More Examples2 : clever and indirect : not showing your real purposeWhen it comes to giving criticism, sometimes it's best to take a subtle approach.He didn't seem to understand my subtle hints.It was her subtle way of telling me to mind my own business.3 : having or showing skill at recognizing and understanding things that are not obvious : PERCEPTIVEShe has a subtle mind.a subtle analysis

Answer 326

değerlendirme, düşünce

Answer 327

gözetlemek

Answer 328

doğrudan face the problem sequarely

Answer 329

düzenleme, sıralama

Answer 330

aynı şekilde

Answer 331

düşünce, fikir, kavram

Answer 332

böylece, böylelikle

Answer 333

bakmak, nurse nourish ourselves with good food

Answer 334

uygulamak, carried out: gerçekleştirildicarpet bombing was carried out by russian air forces

Answer 335

yaşama biçimi

Answer 336

şu ana kadar (as yet unknown)

Answer 337

bölmek (ekmeği mesela)

Answer 338

gevşek, sıkı bağlanmamış

Answer 339

sıkı, güçlü

Answer 340

endure, put up with

Answer 341

kendi isteğiyle

Answer 342

hıçkırarak ağlamak

Answer 343

kasılma, çırpınma

Answer 344

davranış şekli

Answer 345

tehlike, zorluk

Answer 346

1- erdem fazilet. 2-layık olmak

Answer 347

(süreyi) uzatmak

Answer 348

genişlemek

Answer 349

başa çıkmak, katlanmak, dayanmak

Answer 350

-acağı belli you’ve done so much work that you’re bound to pass the exam.

Answer 351

neredeyse hiç, biraz, çok az, ancak i was so tired i could barely stand up

Answer 352

çeşit çeşit, muhtelif

Answer 353

istekli, tutkulu / aspiring writer

Answer 354

entellektüel ağırlık

Answer 355

kaplı, çevrili, çerçevelenmiş

Answer 356

income, gelir

Answer 357

methetmek, övmek

Answer 358

alkışlarla övmek

Answer 359

görünüm

Answer 360

tersine, aksine

Answer 361

görevden almak

Answer 362

şu ana kadar

Answer 363

canı gönülden

Answer 364

geçicilik

Answer 365

dahil etmek, içermek

Answer 366

farkındalık geliştirmek

Answer 367

maksat, niyet, kasıt

Answer 368

notice the thoughts and feelings that arise throughout your day without judgment.

Answer 369

you could limit your exposure to negative news and media.

Answer 370

öfkeli, mosmor

Answer 371

gemi enkazı

Answer 372

karşılıklı sevgi

Answer 373

tökezlemek

Answer 374

denildiğine göre

Answer 375

methetme, ödül verme, kılıçla kutsama

Answer 376

parti, sirket, sendika vs kurmak

Answer 377

eğlenceli, zevkli

Answer 378

soyut, manevi

Answer 379

yerine getirmek, tamamlamak, yapmak

Answer 380

kabullenmek

Answer 381

potansiyelini kullanmanın getirdiği mutluluk, içsel huzur

Answer 382

gündelik, bıktırıcı iş, ayak işi

Answer 383

aşikar, belirgin

Answer 384

aşikar, belirgin

Answer 385

aşikar, belirgin

Answer 386

tasvir, tarif etme

Answer 387

giderek, gittikçe, yavaş yavaş

Answer 388

soyu tükenmekte olan

Answer 389

yavaş yavaş belirmek, ortaya çıkmak

Answer 390

Muhtelif çeşit çeşit

Answer 391

yoğun çabalamak, uğraşmak

Answer 392

gözden geçirme, tamir etme

Answer 393

anlamına gelmek / NP stands for noun phrase

Answer 394

günlük konuşma dilinde

Answer 395

erdem / erdemsiz

Answer 396

çaylak, acemi / eski kurt - tecrübeli

Answer 397

ile ilgilenmek, ile meşgul olmak

Answer 398

ne de olsa

Answer 399

TÜKENMEK / BİTMEK

Answer 400

-e suç ortağı olmak

Answer 401

dolandırıcılık, üçkaat

engntur Flashcards

(610 cards)