2 Flashcards
(127 cards)
Genetik ve epigenetik değişiklikler
büyüme, sağkalım ve yaşlanma gibi temel hücresel süreçleri
düzenleyen anahtar genlerin
ekspresyonunu/fonksiyonunu değiştirir
—
Bu genetik değişiklikler kalıtsaldır
Hücre bölünmesi ile yavru hücrelere geçer
- Değişmiş ve mutasyonları büyüme/sağkalım avantajları sağlayan hücreler, Darwin seçilimi
ile (şartlara en uygun olan hayatta kalır) bulundukları populasyonda baskın hale gelir
Aralarındaki sağ kalan mutasyonlu seçkin hücreden tümör gelişir
Tüm tümörler klonaldir = Tek hücrenin soyundan gelir
Kanserin Özellikleri
1. Büyüme sinyallerinde kendi kendine yeterlilik
Kanser büyümesi otonomdur ve fizyolojik uyarılar ile düzenlenmez
2. Büyüme inhibe edici sinyallere yanıt eksikliği
-
Normal hücrede apoptozu indükleyen koşullarda kanser hücresinin
yaşamasını sağlar
3. Hücre ölümünden kaçış
Normal hücrede apoptozu indükleyen koşullarda kanser hücresi sağ kalır
4.
Benign tumor:
し
Basit
Metastaz
Yapmaz!
Sınırsız replikatif potansiyel
Kanser hücresi ölümsüzdür
5. Anjiyogenez gelişimi yeri damon duşumu
—
Kanser hücrelerinin büyümesini sürdürür
6. Lokal invazyon ve uzak metastaz
Diğer dokulardı yayıma
Rase
↑
Уфа
mayalı
[ netostaz
(
Japa malign
Prof. Dr. Şükrü Oğuz Özdamar, 2023-2024
7. Metabolik yolakların yeniden programlanması
—
Bol oksijen olduğunda bile aerobik glikolize geçiş (Warburg etkisi)
8. İmmün sistemden kaçma yeteneği
9. Genomik dengesizlik
Neoplazi: Yeni oluşum/gelişim demektir
Neoplastik hücreler, normal hücre büyümesini kontrol eden düzenleyici
etkilerden habersizdir ve kopyalanmaya devam ederler
Neoplazm: Belirli derecede otonomdur
-
-
Bazı neoplazmlar, endokrin destek gerektirir
(bu özellik tedavide kullanılabilir)
Tüm neoplazmlar, beslenmeleri ve kan temini için konağa bağımlıdır
Kanser tek bir hastalık değildir; farklı patogenezleri, seyirleri ve farklı tedavilere
farklı yanıtları olan birçok hastalıktır
-
Hodgkin lenfoma gibi bazı kanserler tedavi edilebilirken, pankreas adenokarsinomu gibileri
çoğunlukla fataldir
Neoplazm, bir hücreyi ve onun klonal soyunu etkileyen, edinsel veya daha az
görülen kalıtsal mutasyonlar ile tetiklenen, genetik bir hücre büyümesi
bozukluğudur
-
Mutasyonlar, belirli genlerin işlevini değiştirir ve neoplastik hücrelere hayatta kalma ve büyüme
avantajı sağlayarak, fizyolojik büyüme sinyallerinden ve kontrollerinden bağımsız olarak aşırı
çoğalmalarına neden olur
- Kaynaklandığı yerde lokalize kalır; genellikle cerrahi olarak çıkarılabilir
Hasta genelde yaşar; ancak beyin gibi ulaşılması zor ve hassas yerlerde oluştuğunda
morbiditeye ve bazen mortaliteye yol açabilir
Mezenkimal hücrelerin benign tümörlerinde adlandırma basittir; tümörün köken aldığı
hücre tipinin adına “-oma” soneki eklenir
Fibroblast benzeri hücrelerden oluşan benign tümöre fibroma, benign kıkırdaklı bir tümöre
kondroma denir, vb.
Benign epitelyal tümörlerin terminolojisi daha karmaşıktır; kaynaklandığı hücreye,
mikroskobik veya makroskopik özelliklerine göre sınıflandırılır
Adenoma =Bez yoni
Gladlar yapıda tümör
Kistadenoma = Büyük kistler,
overlerde tipik
Papilloma = Parmaksı çıkıntılar
Polip: Tüp şeklindeki ongalana mukozosuda lümere doğru
çıkıntı yapan benign tümörlendin
Bez - Glandülen
tümör
Glandüler yapılar
oluşturan veya
glandlarda
gelişen/glandüler
yapı oluşturan
benign epitelyal
tümörlerdir
Adenoma Benign
Prof. Dr. Şükrü Oğuz Özdamar, 2023-2024
Kistadenoma
Büyük kistik kitleler oluşturan
adenomlardır
-
Tipik olarak overlerde görülür
Bazıları kistik boşluklara çıkıntı
yapan papiller yapılar oluşturur
(papiller kistadenomlar)
Prof Dr. Şükrü Oğuz Özdamar, 2023-2024
Papilloma
Epitel yüzeylerinden gros veya
mikroskopik parmaksı çıkıntılar
oluşturan tümörlerdir
Papilloma
Prof Dr. Şükrü Oğuz Özdamar, 2023-2024
çikuti
•
Tüp şeklindeki (örn.,
mide, safra kesesi
Polip
veya kolon)
organların
mukozasından
lümene doğru çıkıntı
Cancer
yaparak gelişen
Polyp
benign tümörlerdir
Polibin glandüler dokusu varsa, buna adenomatoz polip denir
Prof. Dr. Şükrü Oğuz Özdamar, 2023-2024
polip
•Mayak, metastaa yapar
Malign tümör
—–
—
—
-
Rasere neden dur!
Kanser olarak adlandırılır
Latince “yengeç” kelimesinden gelir
• Yengecin davrandığı gibi yakaladıklarına yapışır, ayrılmaz
Komşu yapıları invaze edip, yok edebilir
Uzak bölgelere metastaz yapabilir ve
ölüme neden olabilir
Tüm kanserler fatal seyir izlemez
Bir kısmı cerrahi eksizyon yapılabilecek erken evrelerde tanı alır; bir kısmı sistemik ilaçlar/terapötik antikorlar veya radyoterapi ile tedavi edilebilir
Malign tümör terminolojisi, benign olanlarda uygulanana benzer
Solid mezenkimal dokulardan kaynaklanan malign tümörlere genellikle sarkom
(Yunanca sar = etli), epitel hücresi kökenli olanlara karsinom denir
• Skuamöz hücreli karsinomda, hücreler ÇKY epiteli andırır; adenokarsinomda
hücreler glandüler patern oluşturur
Renal hücreli adenokarsinom veya bronkojenik (skuamöz hücreli) karsinomda
olduğu gibi köken doku veya organ, tanımlayıcı olarak kullanılır
Olguların %2’si, kaynağı? hücrelerden oluşur (andiferansiye malign
tümörler)
⚫ Sesil, polipoid ve papiller tümörler genellikle benigndir
Eksofitik/mantar gibi çıkıntı oluşturan veya endofitik, ülsere veya anüler tümörlerin malign olma olasılığı daha fazladır
Tubuler bir yapıyı (örn., bağırsak) çevreleyen anüler (halka şeklinde) tümörler, genellikle kolonda sık görülür ve ileusa neden olurlar
A Benign
İntakt yüzey
disaya
Eksofitik büyüme
Homojen kesit yüzeyi
Yuvarlak veya enkapsüle kenar
B Malignant
Nekroz nedeniyle heterojen kesit yüzeyi
Ülsere yüzey
Endofitik büyüme
içeriye
doğru
Vasküler permeasyon
,Düzensiz infiltratif kenar
Sınıflandırmada Tutarsızlıklar
Benign karakteri çağrıştıran ancak malign neoplazmlar için kullanılan
thatma
terimler:
Lenfoma
Mezotelyoma
Melanoma
Seminoma
mikst tümörler somatik hücrelerden köken alır, teratomlar ise germ hücre kökenlidir
gross olarak tümörü andıran iki non-neoplastik lezyon(isimleri tümör isimlerine benzer)
benign lezyonlardır
Hamartoma
Koristoma
Tümör, büyümesi normal dokulardan daha hızlı ve otonom olan anormal
bir doku kitlesidir
Klinik olarak saptanabilen bir tümör (109 hücre içerir), bir hücrenin
bölünerek klonal çoğalması ile oluşan heterojen bir hücre topluluğudur
ümörlerin iki temel bileşeni vardır:
Parenkim
Değişime uğramış neoplastik hücreler
Reaktif stroma
• Bağ dokusu, kan damarları, doğal ve
adaptif immun sistem hücreleri gibi
yapılardan oluşan destek dokusu
Нусев
୮ Tümör parenkimi
Başlık
7
Reaktif stroma
Tümörlerin sınıflandırması ve biyolojik davranışı öncelikle parenkimal
komponente göre yapılır
Büyüme ve yayılım, stromal özelliklere bağlıdır
Bazı tümörler bağ dokusundan fakir
olup, yumuşaktır
Bazılarında stromal hücreler yoğun
bir bağ dokusu oluşturur
(desmoplazi)
Bazı desmoplastik tümörler
(bazı kadın meme kanserleri)
taş gibi serttir (skiröz karsinom)
Malign Tümörler
Vücut epiteli üç germ hücre tabakasından türer
Epitel hücrelerinin malign neoplazmları, köken aldığı dokuya bakılmaksızın karsinoma
olarak adlandırılır
• Deride (ektoderm) ve bağırsağın döşeyici epitelinde (endoderm) gelişen kanserler
• Renal tübüler epitelde (mezoderm) gelişen malign neoplazm
Mezodermden
Karsinomlar (epitelyal)
—
Sarkomlar (mezenkimal) ve
Yai Ka Kaynaklı
Hematolenfoid tümörler (lösemiler ve lenfomalar) gelişebilir
Karsinoma
Alt bölümlere ayrılır
Glandüler düzende gelişen karsinomlara adenokarsinom denir
Skuamöz hücre üretenlere skuamöz hücreli karsinom denir
Gastrik adenokarsinom
Glandüler düzende
büyüme paterni
gösteren malign
epitelyal tümörlere
adenokarsinom denir
Sarkoma
Solid mezenkimal dokulardan çıkan malign neoplazmlara sarkom denir
Kanın mezenkimal hücrelerinden kaynaklananlara ise lösemi veya lenfoma
denir
Sarkomlar, oluştukları hücre tipine göre isimlendirilir
-
Fibröz doku kökenli kanser; fibrosarkom
Kondrositlerden oluşan malign neoplazm; kondrosarkom
Düz kas hücrelerinden
kaynaklanan sarkomlara
leiomyosarkom denir
Mikst Tümörler
Bazı tümörler, birden fazla parenkimal hücre tipi içerir
Benign veya malign neoplazmdaki transforme hücreler, bir progenitörden
türemiş gibidir ve birbirlerine benzer
Tümörlerin monoklonal kökeni ile tutarlıdır
Tümör hücreleri, farklı farklılaşmaya uğradığında mikst (karışık) tümörler
oluşur
Pleomorfik adenom
—
your
Fibromiksoid stromada, kıkırdak
veya kemik adaları yanında
epitelyal komponent bulunur
Memede fibroadenoma
fibiş?
acc
+ Bez
—
Gevşek fibröz doku (fibroma)
içinde prolifere duktal
elemanlar (adenom) izlenir
Teratoma
Bir veya daha fazla germ hücre tabakasını ve bazen üçünü temsil eden, tanınabilir
olgun veya olgunlaşmamış hücreleri veya dokuları içeren özel bir mikst tümör
türüdür
Teratom endodermal, ektodermal ve mezenkimal doku oluşturma yeteneğini
koruyan totipotansiyel hücrelerden gelişir
Totipotansiyel germ hücreleri kadında over, erkekte testisde bulunur ve herhangi
bir hücre tipine farklılaşabilir
Teratomlar germ hücrelerinin bulundukları yerde veya göç yollarındaki
yerlerde görülebilir
Kemik parçaları, epitel, kas, yağ, sinir ve diğer dokuları taklit eden yapılar içerir
• Bu yapılara benzeyen neoplazmlar oluşturabilirler
—
Saç, yağ bezleri ve diş yapılarıyla dolu skuamöz epitel ile döşeli kistik bir tümör
oluşturmak için esas olarak ektodermal olarak farklılaşan over kistik teratomunda
(dermoid kist) yaygın görülür
Hamartoma
Belirli bölgeye özgü dokuların düzensiz gelişimi ile kitle oluşturmasıdır
-
Örn., akciğerde hamartomatöz nodül: Kıkırdak, bronş ve kan damarları
içerebilir
Edinsel translokasyonlar saptandığından günümüzde neoplazi kabul
edilirler
Konjenital bir anomalidir
Koristoma
konjenital
Değişim göstermemiş dokuların ektopik
kalıntılarıdır (yanlış dokudadırlar!)
—
Örn., safra kesesi mukozası altında
pankreas hücre kümeleri
Benign ve malign neoplazm ayırımı, morfolojilerine ve tümör davranışına
(klinik seyir) göre dört kriter kullanılarak yapılır:
Ayum Nasıl Yapıl
Diferansiyasyon/Anaplaziye
Büyüme hızı
Lokal invazyon
Metastaz
Diferansiyasyon, neoplastik parenkimal hücrelerin, morfolojik ve fonksiyonel olarak
normal parenkimal hücrelere ne ölçüde benzediğini belirtir
Diferansiyasyon eksikliğine anaplazí denir
Bir lipomdaki benign adipositler normal
adipositlere çok benzer; tek tek hücrelerin
mikroskopik incelemesiyle tümör
tanınamayabilir yani diferansıyasyon
fazladır.
Genellikle, benign tümörler
kolay tanınır
İyi diferansiye benign
tümörlerde mitozlar
genellikle nadirdir ve
normal yapıdadır (+++++)
Malign neoplazmlar geniş bir parenkimal
hücre diferansiyasyonu spektrumu gösterir
İyi diferansiye, az veya andiferansiye tümörler
arasında orta derecede diferansiye tümörler
yer alır
Az diferansiye hücrelerden oluşan malign
neoplazmlar anaplastik neoplazmlardır
Diferansiyasyon yokluğu veya anaplazi,
malignite göstergesidir
Anaplazi, daha ilkel bir düzeye geriye dönüş’
anlamına gelir
Pleomorfizm. Boyut ve şekil
çeşitliliği demektir
Kanser hücreleri sıklıkla
pleomorfizm gösterir
Aynı tümörde küçük ve çok
büyük tümör dev hücreleri, tek
ve çok nükleuslu hücreler olabilir
Bir iskelet kasi pleomorfik tümörü (rabdomyosarkom). Hücresel ve nükleer pleomorfizm, hiperkromatik nükleuslar ve tümör dev hücreleri
• Tümör dev hücreleri, makrofajlardan gelişen ve çok sayıda küçük, normal görünümlü nükleus içeren inflamatuvar Langhans veya yabancı cisim dev hücreleri ile karıştırılmamalıdır
Anormal nükleer morfoloji.
- Nükleuslar hücre için orantısız derecede
büyüktür
Nükleus/sitoplazma oranı 1: 1 olabilir
- Normalde 1:4-1:6
• Nükleus şekli genellikle irregülerdir
• Kromatin genellikle kabaca kümelenmiş ve nükleer membran boyunca dağılmış veya normalden koyu boyanmıştır (hiperkromatik)
• Anormal büyüklükte nükleoluslar da izlenir
Mitozlar.
Normal holdeki dokuya Yncesine benzemeyen
Az diferansiye tümörlerde, parenkimal
hücrelerin yüksek proliferatif aktivitesini
yansıtan mitotik figürler izlenir
-
Mitozlar hızlı hücre büyümesinin göstergesi olup hızlı
dönüşüm sergileyen normal dokularda da görülür
Tuhaf, bazen tripolar/kuadripolar/multipolar
mitotik figürler malignite kriteridir
Polarite kaybı,
Anoplcei
Anaplastik hücrelerin oryantasyonu
bozulmuştur
- Tümör hücre kitleleri anarşik ve
düzensiz büyüme gösterir
Diğer Değişiklikler.
Büyüyen tümör için genelde vasküler stroma yetersizdir ve birçok
hızlı büyüyen malign tümörde, iskemik nekroz gelişir
Benign neoplazmlar ve endokrin glandların iyi diferansiye
karsinomları, kökenlerine özgü hormon salgılayabilir
Bu hormonların artan kan düzeyleri, bu tümörleri saptamada ve izlemede
kullanılır
İyi diferansiye skuamöz hücreli karsinomlar keratin, iyi diferansiye hepatoselüler
karsinomlar safra sentezler
Anaplastik andiferansiye tümörler kaynaklandıkları dokuların özelleşmiş
fonksiyonel aktivitelerini kaybeder; bazen yeni ve beklenmeyen fonksiyonlar
kazanır
Bazı tümörler, erişkinde üretilmeyen fetal proteinleri üretebilir
• AFP, CEA gibi
Bazı tümörler de diğer erişkin hücre türlerindeki proteinleri eksprese eder
Bronkojenik Ca kortikotropin, paratiroid benzeri hormon, insülin, glukagon üretebilir ve
paraneoplastik sendromlara yol açabilir
Kansere Özgü “Genomik Temalar”
• Ölümcül olmayan genetik hasar (karsinogenezin merkezinde yer alır)
– Germline olabilir
• Çevresel maruziyetten kaynaklanan ilk hasar/mutasyon
– Kendiliğinden ve rastgele olabilir
• Eksojen ajanlar
– Virüsler veya çevresel kimyasallar
• Endojen ajanlar
– DNA’ya zarar verme potansiyeline sahip ajanlar (örn., ROS)
– Gen ekspresyonunu değiştirebilen hücresel metabolizma ürünleri (örn, onkometabolitler)
• Epigenetik mekanizmalarla alternatif gen ekspresyonu
• Bir tümör, genetik hasarlı bir öncü hücrenin klonal çoğalmasıyla oluşur
• DNA’daki değişiklikler kalıtsaldır; yavru hücrelere aktarılır; bu nedenle bir tümörün
tüm hücreleri, dönüşüm anındaki aynı mutasyonları paylaşır
• Bu tümöre özgü mutasyonlar, sıklıkla DNA dizilemesi (örn., nokta mutasyonları)
veya kromozom analizleri (örn., translokasyonlar ve kopya sayısı değişiklikleri) ile
tanımlanır
Kansere Yol Açan Mutasyonların Ana Hedefi
• Dört gen sınıfı
– Büyümeyi uyaran proto-onkogenler
– Büyümeyi engelleyen tümör baskılayıcı/supresör genler
– Programlanmış hücre ölümünü/apoptozu düzenleyen genler
– DNA onarımından sorumlu genler
Proto-onkogenleri Aktive Eden Mutasyonlar
• Gen ürünü, tümörogenezi destekleyen normal fonksiyonda artışa veya
onkogenik yeni bir fonksiyon ortaya çıkmasına neden olabilir
– Bu mutasyonlar, “işlev kazanımı” yapar ve aynı genin normal kopyası olsa bile
hücreleri dönüştürebilir
• Onkogenler, normal eşdeğerlerine göre baskındır
Tümör Baskılayıcı Genleri Etkileyen Mutasyonlar
• Genellikle bir “işlev kaybı” oluşturur; dönüşüm öncesinde genellikle her iki
alel de hasar görür
– Normal fonksiyon için genin iki alelinin de normal olması gerekir
– Mutant tümör baskılayıcı genler, genellikle resesif davranır
Apoptozu Düzenleyen Genlerde Mutasyonlar
• Daha az hücre ölümü oluşturarak, sağ kalma oranını artıran anomaliler
gelişebilir
DNA Onarım Genlerinde Fonksiyon Kaybı Mutasyonları
• Hücrenin diğer genlerinde ölüme yol açmayan genetik hasar, tanıma ve
onarım yeteneğini bozarak, karsinogeneze dolaylı katkıda bulunur
– Etkilenen hücreler, genomik kararsızlığa yol açan mutasyon fenotipi
mutasyonlarını kazanır
• Karsinogenez, tamamlayıcı mutasyonların zamanla birikmesinden
kaynaklanır
• Malign neoplazmlar, anahtar genlerin ekspresyon ve fonksiyonunda
değişiklikler ile aşırı çoğalma, lokal invazivlik ve uzak metastaz özellikleri
kazanır
– Bunlara katkıda bulunan mutasyonlara, sürücü (driver) mutasyonlar denir
• İlk sürücü mutasyon, tüm kanser hücrelerinde bulunan başlatıcı
mutasyondur
• “Başlatılan” hücre, ek sürücü mutasyonlar da kazanır
– Bu mutasyonların oluş zamanı ? (Uzun ?)
• Çocukluk çağı ALL’ sinde, kan örneklerinde tanıdan 10 yıl önce bile başlatıcı
mutasyon taşıyan hücreler bulunabilir
Malignite gelişiminde ortak bir erken adım ‘genomik bütünlüğü koruyan
genlerde fonksiyon kaybı’ mutasyonları olabilir
– Özellikle solid tümörlerde!
• Genomik kararsızlığa yol açan mutasyonlar
– Sürücü mutasyon kazanma olasılığını artırır
– Yolcu mutasyonlarının sıklığını artırır
• Sürücü mutasyonlarından daha yaygındır
• Fenotipik sonuçları yoktur
Hücre malign davranış için gerekli
tüm sürücü mutasyonlarını kazandığında,
birçok gende çok sayıdaki yolcu mutasyonları
konak immün yanıtlarını ve stroma ile etkileşimleri değiştirerek
tümör oluşumuna katkıda bulunabilir
• Tümör bir kez oluştuktan sonra, Darwinian seçilimin (en uygun olan yaşar)
etkisiyle genetik olarak gelişir
• Bir tümör, genelde 1 g veya 109 hücre kütlesine ulaştığında klinik olarak
saptanabilir
– Bu sırada en az 30 replikasyondan geçer
• Bu aşamada tümör hücreleri, rastgele ek mutasyonlar kazanır
• Klonal kökenli olsalar da, klinik olarak saptandıklarında kanser hücreleri
genellikle genetik olarak çok heterojendir
• Tümör alt klonları besinlere/çevreye erişim için rekabet eder ve en uygun
olanlar Darwinci mücadeleyi “kazanır” ve tümör kitlesine hakim olurlar
– Tümörlerin zamanla agresifleşmeleri eğilimine ‘’tümör ilerlemesi/
progresyonu’’ denir
En uygun hücrelerin seçimi, kanserin seyrini ve
tedavi sonrası seyir değişikliklerini açıklar
• Kanser hücrelerinin karşılaştığı en şiddetli seçici
baskılardan biri de, etkili tedavidir
– Tedavi sonrası rekürens gösteren tümörler, aynı
tedavi tekrarlanırsa direnç gösterir
• Tedavi, tümörün yaşamasına izin veren bir
genotipteki alt klonları seçer
– Antibiyotiklere direnç kazanan bakterilerde
olduğu gibi!
• DNA mutasyonlarına ek olarak epigenetik anomaliler de kanser
hücrelerinin malign özelliklerine katkıda bulunur
• Epigenetik modifikasyonlar
– DNA metilasyonu (gen ekspresyonunu susturma eğilimindedir)
– Histon modifikasyonları (gen ekspresyonunu değiştirebilir)