C-3 Flashcards
1
Q
Bu önemli ayrıntıyı atlamış olamazsın!/28TR-07/
A
You cannot have skipped this important detail!
2
Q
Dün gece onunla konuşmak için dışarı çıktım./20TR-02/
A
I went outside last night to talk to her / him.
3
Q
I do not know the person complaining about you to the police./42EN-04/
A
Sizi polise şikâyet eden kişiyi tanımıyorum.
4
Q
Your comments are going to disturb the politicians. /21TR-07/
A
Yorumlarınız politikacıları rahatsız edecek .
5
Q
I have brewed the tea which I brought from Rize. Let’s drink it together./45TR-04/
A
Rize’den getirdiğim çayı demledim. Birlikte içelim.
6
Q
Marcus cannot reply to your calls because of being occupied with the paperwork./34EN-06/
A
Marcus kâğıt işleriyle meşgul olduğundan (dolayı) çağrılarınızı yanıtlayamaz.
7
Q
A ship is there in the sea./29EN-05/
A
Denizde bir gemi var.
8
Q
Okuldaki öğrenciler çok yaramaz olduğu için öğretmen onlara bir ceza verdi./40EN-03/
A
Since the pupils at the school were very naughty; the teacher gave them a punishment.
9
Q
Polis departmanı her gün toplumu korur./04EN-05/
A
The police department protects the community every day.
10
Q
You must take a shower before swimming./16EN-08/
A
Yüzmeden önce bir duş almalısınız.
11
Q
Dünyadaki bazı siyasi figürlerin aşağılık kompleksi var./30TR-05/
A
Some political figures in the world have inferiority complex.
12
Q
He should have specialized on cardiovascular surgery./24EN-07/
A
Kardiyovasküler cerrahi üzerine uzmanlaşması lazımdı.
13
Q
You must have a valid passport in order to travel abroad./40TR-02/
A
Yurtdışına seyahat etmek için geçerli bir pasaportun olmalı.
14
Q
Bu şehir; ülkede ünlü bir ticaret merkezidir./02EN-04/
A
This city is a famous trade center in the country.
15
Q
Muhalefet partilerinin kötülemek yerine milli birliğimizi düşünmeleri lazım./07EN-07/
A
the opposition parties should consider our national unity instead of denigrating.
16
Q
Amsterdam yabancılar tarafından tehlikeli bir yer olarak biliniyordu./34EN-07/
A
Amsterdam was known as a dangerous place by foreigners.
17
Q
Everybody has a friend or a relative in Germany. /30EN-03/
A
Herkesin Almanya’da bir arkadaşı veya akrabası var(dır).
18
Q
Minik şarkıcı dün sahneden babasına öpücük göndermeyi unutmadı./19TR-09/
A
The little singer did not forget yesterday to send a kiss to her father from the stage.
19
Q
Bu bakış açısı ile hiç bir yere varamazsınız./28TR-02/
A
You can’t get anywhere with this point of view.
20
Q
This region of the city is famous with / for its cultural festivals./14TR-02/
A
Şehrin bu bölgesi kültürel festivalleriyle meşhurdur.
21
Q
Köpeği sürekli havlayan kadın kızıyla birlikte yaşıyor./44EN-09/
A
The woman whose dog barks all the time lives together with her daughter.
22
Q
Bu otelde; misafirler için yemek pişirmek benim görevim./13EN-09/
A
In this hotel; cooking for the guests is my duty.
23
Q
I am confused because of your questions./22EN-08/
A
Sorularından dolayı kafam karışık(tır).
24
Q
The government has given a scholarship to students in our school but the parents aren’t delighted./38EN-04/
A
Devlet; okulumuzda öğrenciye burs verdi fakat ebeveynler memnun değil.
25
Eğer bu bulaşıcı hastalıklar kontrolsüz kalırsa bu 3. Dünya ülkelerindeki milyonlarca çocuk ölür. /39EN-10/
Millions of children in these Third World Countries will die if these infectious diseases remain uncontrolled.
26
Soruları hızlı çözmek için kronometreyi aktif etti./34TR-07/
He has activated the chronometer to solve the questions quickly.
27
Kasaba meydanının her yerindeki güvercinler korkunç bir karmaşa yarattı./41TR-03/
The pigeons which were all over the town square created a terrible mess.
28
Annem fedakar bir kadındır./11TR-04/
My mother is a devoted woman.
29
Okul bahçesinde korkutucu bir köpek vardı./30TR-06/
There was a frightening dog in the school garden.
30
I felt relieved after following my psychologist’s advice. /18TR-09/
Psikoloğumun tavsiyesini takip ettikten sonra rahatlamış hissettim.
31
The freshly cut lawn must not be stepped on. /26EN-07/
Taze kesilmiş çimlerin üzerine basılmamalı.
32
Who came with us to the concert last week?/19EN-04/
Geçen hafta kimler bizimle konsere geldi?
33
His satirical manner was the first reason for his dismissal./11EN-03/
alaycı tavrı; kovulması için ilk sebepti.
34
We talked about the party which Sarah wants to organize for my birthday./44TR-02/
Sarah'nın doğum günüm için düzenlemek istediği parti hakkında konuştuk.
35
This is the producer whose films always bring a great success./44TR-07/
Bu; filmleri her zaman büyük başarı getiren ünlü yapımcıdır.
36
Rüyalarımda bir fare görüyorum./01TR-06/
I see a mouse in my dreams.
37
History and nature lovers must definitely see Skopje./11EN-10/
Tarih ve doğa severler kesinlikle Üsküp'ü görmeli.
38
Evimizde yaşayan kedi çok sevimliydi./41TR-02/
The cat which lived in our house was so cute.
39
I have dealt with many dilemmas in my life so far./35TR-02/
Şimdiye kadar hayatımda pek çok ikilemle baş ettim.
40
Ronaldo has an island in the Atlantic Ocean./30EN-05/
Ronaldo’nun Atlantik okyansunda bir adası var.
41
You must not reprimand colleagues in a meeting./12TR-01/
Toplantıda çalışanları azarlamamalısınız.
42
You had better put a few pills in your bag in case spicy foods unsettle your stomach./40TR-10/
Baharatlı yemeklerin mideni bozma ihtimaline karşı çantana birkaç hap koysan iyi olur.
43
Küçük oğlum kumandayı babasına vermek için emekledi. /17TR-01/
My little son has crawled to give the remote control to his father.
44
The refugees are on the boat./09TR-08/
Sığınmacılar teknedeler.
45
This virus firstly arose in the Wuhan State in 2019. /23TR-01/
Bu virüs 2019’da ilk olarak Vuhan eyaletinde ortaya çıktı.
46
The manager has promised to increase my salary before the end of this year./31TR-09/
Müdür yıl sonundan önce maaşımı arttırmaya söz verdi.
47
Tiny house concept is liked in commuter towns./36TR-06/
Küçük ev konsepti şehir dışı yerleşim yerlerinde beğeniliyor.
48
They are going to take you to a restaurant where Chinese people work./41EN-07/
Onlar seni Çinli insanların çalıştığı restorana götürecek(ler).
49
Tarih ve doğa severler kesinlikle Üsküp'ü görmeli./11EN-10/
History and nature lovers must definitely see Skopje.
50
Mezun olana kadar para biriktirmek istiyorum./39TR-03/
I would like to save money till I graduate.
51
Many buildings collapsed due to severe earthquake in 1999./02EN-10/
1999'da şiddetli deprem nedeniyle birçok bina çöktü.
52
Annem çocukları için çalışan bir kadın(dır)./15EN-05/
My mother is a woman working for her kids.
53
Programın formatı toplantı boyunca tartışıldı./28EN-06/
The format of the programme was discussed during the meeting.
54
The committee is going to visit the area today./20EN-01/
Komite bugün bölgeyi ziyaret edecek.
55
Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki her küçük kız çocuğunun okula gidiyor olması lazım./23EN-09/
Every little girl in the Eastern Anatolia Region should be going to school.
56
I have evaluated this precious offer for the welfare of my family./20TR-07/
Ailemin refahı için bu değerli teklifi değerlendirdim.
57
Doktoruma gittiğimde çok soru soruyorum./39TR-01/
When I go to my doctor; I ask many questions.
58
Futbol topun peşinden koşan 2oyuncu ile oynanır./28EN-10/
Football is played with 2players running after ball.
59
The film was too sad. It made my wife cry./47EN-02/
Film çok hüzünlüydü. Karımı ağlattı.
60
Bahçedeki kurbağa penceremden içeri zıpladı./13TR-02/
The frog in the garden has jumped through my window.
61
Kapılar 7'e kadar ziyaretçilere açık olur./10EN-05/
The doors will be open for visitors until 7.
62
A customer came; and wanted to talk to you./37TR-02/
Bir müşteri geldi ve sizinle konuşmak istedi.
63
People who deceive others do not recognize that they deceive themselves./42EN-06/
Başkalarını kandıran insanlar kendilerini kandırdıklarını fark etmezler.
64
Who are waiting for the song contest?/21EN-06/
Şarkı yarışması için kimler bekliyor?
65
The basketball player missing the shot has disappointed his supporters tonight./35EN-04/
Basketi kaçıran basketbol oyuncusu bu gece taraftarlarını hayal kırıklığına uğrattı.
66
Telefon numaramı kartımdan okuyabilirsiniz./05TR-08/
You can read my telephone number on/from my card.
67
Alışkanlıkların katı uyarılara rağmen değişmedi./04EN-07/
Your habit did not change despite the strict warnings.
68
Modern teknoloji sayesinde; işitme sorunları olan kişiler daha iyi duyabiliyorlar./44EN-04/
Thanks to modern technology; people who have hearing problems can hear better.
69
This is similar to digging a well with a needle. /19EN-10/
Bu; iğne ile kuyu kazmaya benzer.
70
3 hafta sonra; test sonuçlarımı alacağım./22TR-02/
3 weeks later; I am going to get my test results.
71
You should not spend your days with the nonsense games on the internet./13TR-05/
Günlerini internetteki saçma oyunlar ile harcamamalısın.
72
She could not get a visa due to insufficient documents to go abroad./26TR-10/
Yurt dışına çıkmak için yetersiz belgelerden dolayı bir vize alamadı.
73
Babies like their reflections in the mirror./13TR-07/
Bebekler aynadaki yansımalarını severler.
74
Düğmeyi baş parmağınla kapatabilirsin./06TR-05/
You can shut the button with your thumb.
75
You can read my telephone number on/from my card./05TR-08/
Telefon numaramı kartımdan okuyabilirsiniz.
76
You can divorce him after taking this risk./33TR-06/
Bu riski aldıktan sonra onu boşayabilirsin.
77
Eski günlerde; illüzyonist olmanın sırrı gizemli olmaktı./20EN-08/
Back in the days; the secret of being an illusionist was to be mysterious.
78
He had broken curfew during the pandemic./39TR-08/
Pandemi döneminde sokağa çıkma yasağını delmişti.
79
Bu küçük köy tarihi evleri ile ünlüdür./11TR-07/
This small village is famous for its historical houses.
80
The cat which got wet in the rain hid under the tree./43TR-08/
Yağmurda ıslanan kedi ağacın altına gizlendi.
81
yönetici dün acil bir toplantı için bütün ekibi çağırdı./05EN-05/
the director called the whole team for an urgent meeting yesterday.
82
Düzenlemeler yarın yapılır./31EN-01/
Arrangements will be made tomorrow.
83
Genç sürücüler kaygan bir yolda araçlarını dikkatli sürmeli./08TR-01/
Young drivers must carefully drive their cars on a slippery road.
84
Portre tanınmış bir sanatçı tarafından boyandı./26TR-03/
The portrait has been painted by a well-known artist.
85
The whole area is being monitored with TV cameras. /36EN-06/
Tüm alan TV kameralarıyla izleniyor.
86
Yürütülen cezai soruşturma sonuç olmadan noktalandı./46EN-03/
The criminal investigation that was conducted ended with no result.
87
Gençlerin sosyal medya kullnımı ili ilgili uzun bir rapor hazırladık./02EN-07/
We prepared a long report about the social media use among youngsters.
88
Homeopathy can be very effective for some illnesses so it has become increasingly popular./45EN-05/
Homeopati bazı hastalıklar için çok etkili olabilir bu nedenle giderek popüler hale geldi.
89
Yeni evlenmiş çift müstakil bir ev satın aldı. /27EN-06/
The recently married couple purchased a detached house.
90
İşini değiştirmen bu sorunu çözmek için iyi bir karar değil(dir). /14EN-03/
Changing your job is not a good decision for solving this problem.
91
If you had read this article; you could have easily learnt the human anatomy./39TR-04/
Eğer bu makaleyi okusaydın insan anatomisini kolaylıkla öğrenebilirdin.
92
Programda yaptığı bu gülünç teklif herkesi şok etti./44EN-01/
This ridiculous offer which she made in the programme shocked everyone.
93
There must be a qualified speaker to convince people in the conference./29EN-10/
Konferansta insanları ikna etmek için yetkin bir konuşmacı olmalı.
94
This is an astonishing promotion from my boss./09TR-04/
Bu; patronumdan şaşırtıcı bir terfi.
95
Sorularından dolayı kafam karışık(tır)./22EN-08/
I am confused because of your questions.
96
We had our house painted last week. | We got our house painted last week./47TR-02/
Geçen hafta evimizi boyattık.
97
I would feed a crocodile in the house/06TR-08/
(yönetim izin verse) Evde timsah beslerim.
98
Liverpool bazı Galatasaray taraftarlarına dava açmaya hazırlanıyor. /17TR-03/
Liverpool is preparing to file a lawsuit to some Galatasaray supporters.
99
Yerebatan Sarnıcı yeni ışık gösterisiyle büyüleyici görünüyor./12TR-07/
Basilica Cistern looks fascinating with the new lighting display.
100
Sinem’in akvaryumunda farklı türde balıkları var/31EN-10/
Sinem has got different kinds of fish in her aquarium.
101
Sistemdeki açığı suistimal etmek isteyen bir casus var./46TR-02/
There is a spy who wants to exploit the gap in the system.
102
Bob has got his teeth whitened; his smile looks great! | Bob has had his teeth whitened; his smile looks great!/47TR-03/
Bob dişlerini beyazlattı; gülüşü şahane görünüyor!
103
Sayfayı yenilediğim için içeriği göremiyorum./45TR-06/
I cannot see the content because I have refreshed the page.
104
Dev pandalar nesli tükenmekte olan türler olmalarına rağmen insanoğlu onları incitmeye devam ediyor./40EN-10/
Though giant pandas are endangered species; human beings continue to hurt them. (though: -e rağmen/ giant:
105
The new architect decorated the management building with antique tables./01EN-02/
Yeni mimar; yönetim binasını antika masalarla dekore etti.
106
Ameliyattan sonra; hastanın annesi olan kadın doktorlara teşekkür etmeyi unutmadı./43TR-09/
After the surgery; the woman who was the mother of the patient didn’t forget to thank to the doctors.
107
Bak! Vazo kırılmış. /26EN-03/
Look! The vase has been broken.
108
The construction has been cancelled because of the intensive protests./27TR-02/
İnşaat yoğun protestolar sebebiyle iptal edildi.
109
We can easily convince the customer with this presentation./12TR-09/
Bu sunumla müşteriyi kolayca ikna edebiliriz.
110
(ileride) Cihaz bu koşullar altında hata verir./06TR-04/
The device will give an error under these conditions.
111
Some strict precautions should be taken by the public against this new virus./25EN-03/
Toplum tarafından bu yeni virüse karşı bazı katı önlemler alınmalı / alınması lazım.
112
Günlerini internetteki saçma oyunlar ile harcamamalısın./13TR-05/
You should not spend your days with the nonsense games on the internet.
113
The performance had already started; so we missed the first two songs./38TR-02/
Performans çoktan başlamıştı bu yüzden ilk iki şarkıyı kaçırdık.
114
We have witnessed an event surprising all guests who came from different countries./46EN-07/
Farklı ülkelerden gelen tüm misafirleri şaşırtan bir olay yaşadık.
115
En son kaydı çok popüler hale gelen Madonna; şimdi dünyayı dolaşıyor./44TR-10/
Madonna; whose most recent recording has become so popular; is touring around the world now.
116
I am writing this manual for my online students at home./22TR-07/
Evde çevrimiçi öğrencilerim için bu el kitapçığını yazıyorum.
117
Öğretmen bütün öğencilere makalelerini tekrar yazdırdı çünkü ilk taslaklar kabul edilebilir değildi./47EN-07/
The teacher made all students rewrite their essays because the first drafts were not acceptable.
118
All the houses on our street are decorated during the Christmas season every year. /36EN-02/
Sokağımızdaki tüm evler her yıl yılbaşı döneminde süslenir.
119
Duvardaki ayrıştırıcı siyasi yazıyı onaylamıyoruz./13TR-09/
We don’t approve of the discriminating political writing on the wall.
120
My mother is a devoted woman./11TR-04/
Annem fedakar bir kadındır.
121
Hikaye; yaşındaki oğlu aniden ortadan kaybolan genç bir kadın hakkındadır./44EN-06/
The story is about a young woman whose 5-year old son suddenly disappears.
122
Bilim insanları; 2040 yılına kadar robotların insanların yerini almış olacağını beyan etti./48EN-03/
Scientists have proclaimed that robots will have replaced humans by 2040.
123
My students may thoughtlessly criticise me because of my expressions/22TR-10/
Öğrencilerim söylemlerimden dolayı beni düşüncesizce eleştirebilirler.
124
Detayları hafta içinde WhatsApp grubundan paylaşacağım./04TR-06/
I am going to share the details in the Whatsapp group in the week.
125
Hypnosis is a bad and cheap way to mislead people. /19EN-08/
Hipnoz; insanları yanlış yönlendirmek için kötü ve ucuz bir yoldur.
126
Sihirbaz büyüleyici bir şov hazırladı./05TR-05/
The wizard prepared a fascinating show.
127
The world knows Michigan as a very green state in the USA./10EN-03/
Dünya; Michigan'ı ABD'de çok yeşil bir eyalet olarak biliyor.
128
Değerlendirme formuna adresini hecelemen lazım./07TR-02/
You should spell your address on the evaluation form.
129
I am going to buy a house for my family returning from Germany./19EN-05/
Almanya’dan geri dönen ailem için ev satın alacağım.
130
The new nanny told a good story to the parents about child care last night./05EN-01/
Yeni dadı dün ebeveynlere çocuk bakımı hakkında güzel bir hikaye anlattı.
131
Ailesel engellere rağmen; aşıklar şu anda resmen evli./10EN-08/
Despite the familial obstacles; the lovers are officially married now.
132
You must not live in a house where you are not peaceful./42TR-01/
Huzurlu olmadığın bir evde yaşamamalısın.
133
Vapur aniden durunca elimdeki bardağı düşürdüm./39TR-05/
I dropped the glass in my hand when the ferry suddenly stopped.
134
We meet in this patisserie during every summer holiday./06TR-07/
Her yaz tatili boyunca bu pastanede buluşuruz.
135
Konsey festivali Sydney’de düzenlemeyi istemedi./24TR-03/
The council did not want to organize the festival in Sydney.
136
Instagram hesabımı çalışmak için tamamen dondurmalıyım./21TR-01/
I must completely deactivate my Instagram account to study.
137
Okulda uygulanan sınavlar çoğunlukla zordu./43EN-09/
The exams which were applied at school were mostly difficult.
138
After the surgery; the woman who was the mother of the patient didn’t forget to thank to the doctors./43TR-09/
Ameliyattan sonra; hastanın annesi olan kadın doktorlara teşekkür etmeyi unutmadı.
139
Üretici ciddi bir hata yapmış olmalı./28TR-01/
The manufacturer must have made a serious mistake.
140
Orhan Pamuk’s latest novel is going to be in D&R next week./26TR-05/
Orhan Pamuk’un son romanı gelecek hafta D&R’da olacak.
141
There aren’t any gluten- free products in this menu./30TR-03/
Bu menüde hiç glutensiz ürünler yok.
142
2000 yılında defilede birinci seçildi./31EN-06/
She was selected first in the fashion show in 2000.
143
An explosion occurred in Lebanon today./10TR-02/
Lübnan'da bugün bir patlama meydana geldi.
144
Rafa bıraktığım torbayı almak biraz zor olabilir./42TR-02/
It may be a bit hard to take the pouch (which) I left on the shelf.
145
Bob; takımımızdaki en iyi savunma oyuncusu olduğunu kanıtlamak için bir şans daha hak ediyor./38EN-07/
Bob deserves another chance to prove that he is the best defender in our team.
146
Dostoyevski told (that) he wrote his best novel in his depression period./48TR-04/
Dostoyevski en iyi romanını bunalım döneminde yazdığını anlattı.
147
ABD yasalarına göre; bir başkan 8 yıl boyunca görevde kalabilir./10TR-08/
According to the USA laws; a president can stay on duty for/during 8 years.
148
Bu sunumla müşteriyi kolayca ikna edebiliriz./12TR-09/
We can easily convince the customer with this presentation.
149
Önümüzdeki aylarda yemek için dondurucuda saklanmış yemek var./29TR-04/
There is stored food in the freezer to eat in the following months.
150
In this competition; you have to hold the metal ball between your thumb and index finger for 1seconds./34EN-05/
Bu yarışmada; 1saniye boyunca metal topu baş parmağın ile işaret parmağının arasında tutmak zorundasın.
151
He can transform her words into a paradise with his love./08EN-05/
Sevgisiyle onun dünyasını cennete dönüştürebilir.
152
The Brazilian star showed a fascinating performance in the derby and fascinated everyone./37TR-09/
Brezilyalı yıldız derbide büyüleyici bir performans gösterdi ve herkesi hayran bıraktı.
153
Dosyalarda bazı bilgiler buldum ve bunlar kamuoyunu sarsacak./37TR-01/
I have found some data in the files; and these are going to rock the public opinion.
154
Bu eğitim; sürecinizin önemli bir parçasıdır./16TR-03/
This training is a consequential part of your process.
155
A gold medal has been given as a prize to the winner. /35EN-03/
Yarışı kazanan kişiye ödül olarak bir altın madalya verildi.
156
Yorumlarınız politikacıları rahatsız edecek ./21TR-07/
Your comments are going to disturb the politicians.
157
Şehrin iki yarısını birleştiren köprüde bekledik./46TR-07/
We waited on the bridge which/that connects the two halves of the city.
158
Şirketin sahipleri sorumsuz mühendisi istifa etmeye zorladı./19TR-10/
The owners of the company have forced the irresponsible engineer to resign.
159
Something must be done in case of an adverse scenario./36TR-07/
Olumsuz bir senaryo durumunda bir şey yapılmalı.
160
Being a soldier is to learn to defend the country./18EN-04/
Asker olmak ülkeyi savunmayı öğrenmektir.
161
Jonathan; who fell in love with Maria; decided to make a countryside wedding./41TR-07/
Maria’ya aşık olan Jonathan kır düğünü yapmaya karar verdi.
162
The kid is picking apples in the garden./02TR-02/
Çocuk bahçede elma topluyor.
163
Don’t worry! There will be a man standing at the door./29EN-09/
Endişelenme! Kapıda duran bir adam olur.
164
The chemistry teacher regularly gives difficult assignments to the students in the course./15TR-05/
Kimya öğretmeni kurstaki öğrencilere düzenli olarak zor ödevler verir.
165
Dünya; Michigan'ı ABD'de çok yeşil bir eyalet olarak biliyor./10EN-03/
The world knows Michigan as a very green state in the USA.
166
Hikayenin taslağı yarına kadar tamamlanır./33TR-02/
The outline of the story will be completed by tomorrow.
167
You could have made a discount./24EN-03/
İndirim yapabilirdin.
168
Eski model arabayı tamir etmek için geldiler./20TR-04/
They have come to repair the vintage car.
169
I owe this career to my father; and I have put my signature to many good works./38TR-08/
Bu kariyeri babama borçluyum ve birçok iyi işe imza attım.
170
Dün gece yeni ürünümüzü tanıtmak için televizyondaydım./20TR-10/
I was on TV last night to promote our new product
171
My father saw the car on the web site which you tested yesterday. /41EN-05/
Babam dün test ettiğin arabayı web sitesinde gördü.
172
I watched a wonderful movie; and I still remember the characters./38TR-09/
Harika bir film izledim ve hala karakterleri unutamıyorum.
173
Kimler bu kutsal görev için gönüllü?/10EN-04/
Who are volunteers for this holy mission?
174
The film is about suffering people in desolate countries. /13EN-06/
Film ihmal edilmiş ülkelerdeki acı çeken insanlarla ilgili(dir).
175
O anda bahçede oluşumuz hayatımızı kurtardı. /16EN-05/
Our being in the garden at that moment saved our lives.
176
There is the name of an important person in the list./30TR-01/
Listede önemli bir şahsın adı var.
177
In a minute; the man who the waiter scolded in the restaurant came back with a group of bandits./44EN-03/
Bir dakika içinde; restoranda garsonun azarladığı adam bir grup haydutla geri geldi.
178
Bir araba satın almak için kredi arıyoruz. /14EN-04/
We are searching for a loan to buy a car.
179
Tesis yönetimi bazı bölgelerde elektrik kullanımını kısıtlası./08EN-10/
the facility management restricted the electricity use in some districts
180
Amsterdam was known as a dangerous place by foreigners. /34EN-07/
Amsterdam yabancılar tarafından tehlikeli bir yer olarak biliniyordu.
181
The encyclopedia on the shelf was slily stolen by the librarian last year./25EN-05/
Raftaki ansiklopedi geçen yıl kütüphane memuru tarafından çaktırmadan/sinsice çalındı.
182
Komşum yaz boyunca bir karavanda bölgeyi gezebilir./02EN-05/
My neighbour can travel around the area in a caravan during the summer.
183
Bu konular öğrencileri etkileyebilir./11EN-09/
These issues may affect the students.
184
Atatürk sayesinde; Türk Cumhuriyetini kurduk./21EN-01/
Thanks to Atatürk; we founded the Turkish republic.
185
Bu pozisyonda raketi sol elinle tutmalısın./22TR-03/
You must hold the racket with your left hand in this position.
186
İlaçlarını almayı ihmal ettin./18EN-09/
You have neglected to take your medicines.
187
Sana yakın olmak için İstanbul’a taşınmak zorundayım./18TR-08/
I have to move to İstanbul to be close to you.
188
The economical crisis has caused a big damage in society; so a lot of people are unhappy./38TR-06/
Ekonomik kriz toplumda büyük bir hasar yarattı bu yüzden insanlar mutsuz.
189
Recently; there are lots of accident news on TV./31TR-01/
Son günlerde; televizyonda çok sayıda kaza haberleri var.
190
Harika bir film izledim ve hala karakterleri unutamıyorum./38TR-09/
I watched a wonderful movie; and I still remember the characters.
191
A regulation has been made for smoking ban; and smoking indoors has been forbidden./38TR-01/
Sigara yasağı için bir düzenleme yapıldı ve kapalı alanlarda sigara içmek yasaklandı.
192
Gizli dedektif değiliz./09TR-09/
We are not private detectives.
193
There are many victims of violence among people./29EN-04/
İnsanlar arasında birçok şiddet kurbanı var.
194
Kardiyovasküler cerrahi üzerine uzmanlaşması lazımdı./24EN-07/
He should have specialized on cardiovascular surgery.
195
Every corner of the house has to be furnished with antique things./25TR-10/
Evin her köşesi antika eşyalarla döşenmek zorunda.
196
The club owner noticed a little hole on the dance floor after the party./02EN-08/
Kulüp sahibi; partiden sonra dans pistinde küçük bir çukur fark etti.
197
Bir dakika içinde; restoranda garsonun azarladığı adam bir grup haydutla geri geldi. /44EN-03/
In a minute; the man who the waiter scolded in the restaurant came back with a group of bandits.
198
My uncle brought the coffee from Yemen/06TR-06/
Amcam kahveyi Yemen'den getirdi.
199
Ürünleri İtalya’ya gemiler vasıtası ile kolayca gönderebilirdik./32TR-06/
We could have easily sent the products to Italy via ships.
200
Hatalarım yüzünden kalbini kırdım./04EN-08/
I broke your heart because of my mistakes.
201
Yol kenarında hoş bir lokantada yemek yedik./03TR-06/
We ate a meal in a nice restaurant at the roadside.
202
Bu taşınabilir cihaz yapay zekası ile şirket arabasını gideceği yere kadar takip ediyor./01EN-03/
This mobile device follows a company car until the destination with its artificial intelligence.
203
Herkesin Almanya’da bir arkadaşı veya akrabası var(dır). /30EN-03/
Everybody has a friend or a relative in Germany.
204
Ayrılmadan önce herhangi bir şey söyledi mi?/39TR-06/
Did she say anything before she left?
205
Atatürk said; “A teacher is like a candle. He/she consumes himself/herself to light the others.”/48TR-10/
Atatürk “Öğretmen bir mum gibidir. Diğerlerini aydınlatmak için kendini tüketir.” dedi.
206
its side effect will pass in a short time./10TR-03/
(Onun) yan etkisi kısa süre içinde geçer.
207
She must jot down her requests on a piece of paper./07TR-04/
İsteklerini bir kağıda not almalı.
208
Bu masum bebek için uygun bir ortam yaratılmak zorunda. /26TR-04/
A suitable area has to be created for this innocent baby.
209
Salgından dolayı kötü bir şekilde hastayım./09EN-04/
I am awfully ill because of the bug.
210
Hoca her öğrenci için özel ödev veriyor./04TR-04/
The teacher gives an individual homework for every student.
211
The little singer did not forget yesterday to send a kiss to her father from the stage./19TR-09/
Minik şarkıcı dün sahneden babasına öpücük göndermeyi unutmadı.
212
The criminal investigation that was conducted ended with no result./46EN-03/
Yürütülen cezai soruşturma sonuç olmadan noktalandı.
213
Genç piyanist; İstanbul Caz festivali boyunca performans sergilemek için seçildi./36EN-03/
The young pianist has been elected to perform during the Istanbul Jazz Festival.
214
You had better not listen to music with your broken headphones./35TR-05/
Bozulmuş kulaklığınla müzik dinlemesen iyi olur.
215
I would never have expected to watch a tennis match. /31EN-05/
Bir tennis maçı izlemeyi hiç ummazdım.
216
Geçen dönemden beri TedX konferansına katılmadım./22EN-03/
I haven’t participated in TedX conference since last semester.
217
There is a crocodile in the lake./29EN-03/
Gölde bir timsah var.
218
We waited on the bridge which/that connects the two halves of the city./46TR-07/
Şehrin iki yarısını birleştiren köprüde bekledik.
219
İnsanları anlamayı öğrenmelisin. /19TR-05/
You must learn to understand people.
220
This model of the car is preferred by special customers. /33EN-03/
Arabanın bu modeli özel müşteriler tarafından tercih ediliyor.
221
Yarın hastayı klinikte muayene ederim./01TR-05/
I will examine the patient in the clinic tomorrow.
222
The boy was going to tell something to you./20EN-02/
Çocuk sana bir şey söyleyecekti.
223
Football is played with 2players running after ball./28EN-10/
Futbol topun peşinden koşan 2oyuncu ile oynanır.
224
Mektuplar bugün gönderilecek./27TR-03/
The letters are going to be sent today.
225
The enemies occupied the fatherland./07TR-08/
Düşmanlar memleketi işgal etti.
226
Acentanın gönderdiği müşteriler bu otelde kalmak istemiyor./41EN-08/
The customers who the agency sent do not want to stay in this hotel.
227
Sosyal bir devlet her durumda toplum için çabalamak zorunda./15TR-08/
A social state has to strive for the society in every case.
228
The guests are being invited to the opening of the new theatre. /33EN-06/
Misafirler yeni tiyatronun açılışına davet ediliyor.
229
Look! The vase has been broken./26EN-03/
Bak! Vazo kırılmış.
230
I heard a voice on the radio; and that voice took me back to the past./38TR-07/
Radyoda bir ses duydum ve o ses beni geçmişe geri götürdü.
231
Bangladeş’in mülteci kamplarında; şimdiye kadar 5.000 paket dağıttık./46EN-04/
In Bangladesh’s refugee camps; we have distributed 5.000 packages so far.
232
Wendy wants to tell an anecdote in the conference./18EN-07/
Wendy konferansta bir hikaye anlatmak istiyor.
233
We are going to the clinic to see the doctor./20TR-03/
Kliniğe doktoru görmeye gidiyoruz.
234
Öğretmenler çocuk istismarına karşı önlem almalı./08TR-10/
Teachers must take precaution against child abuse.
235
The fireman rescued the girl who was trapped on the third floor./48TR-03/
Üçüncü katta mahsur kalan kızı itfaiye ekipleri kurtardı.
236
A reinforcing unit must be sent to the area after the attack./26TR-06/
Saldırıdan sonra bölgeye takviye birlik gönderilmeli.
237
Alfabenin değişimi ile; 1928’de Türk halkı için yeni bir dönem başladı./22TR-09/
With the change of the alphabet; a new era started for Turkish people in 1928.
238
Kasiyer bana para üstünü vermeliydi./21EN-07/
The cashier should have given me the remainder.
239
The format of the programme was discussed during the meeting./28EN-06/
Programın formatı toplantı boyunca tartışıldı.
240
I must completely deactivate my Instagram account to study./21TR-01/
Instagram hesabımı çalışmak için tamamen dondurmalıyım.
241
Sunucu; canlı yayın sırasında konuklarına telaşlı gözlerle el salladı./03EN-04/
The anchorman waved to his guests with frantic eyes during the live broadcast.
242
Türkçe bilmeyen bir öğretmen Türk öğrencilere İngilizce öğretemez./41EN-04/
A teacher who does not know Turkish cannot teach English to Turkish students.
243
Öğrencileri zamanında geri geldiği sürece onlara kızmaz./40TR-05/
As long as her students come back on time; she does not get angry with them.
244
İnsanlar bu yoğun bakım ünitesinde teknolojik cihazlarla iyileştiriliyor./36TR-05/
People are cured with the technological devices in this intensive care unit.
245
Katılımcılara bu kulüpte daha çok deyim öğretilebilirdi. (ama öğretilmedi)/35TR-06/
More idioms might have been taught to the participants in this club.
246
We found an empty seat for the Shakira concert at the last minute./03EN-10/
Shakira konseri için son dakikada boş yer bulduk.
247
Mülkün sahibi konuyu mahkemeye taşıyacak./34EN-01/
The owner of the property is going to carry the issue to the court.
248
A suitable area has to be created for this innocent baby./26TR-04/
Bu masum bebek için uygun bir ortam yaratılmak zorunda.
249
Küçük kızım odasında arkadaşıyla oyun oynuyor./02EN-02/
My little girl is playing a game with her friend in her room.
250
The boy who was attacked was taken to the hospital./46TR-08/
Saldırıya uğrayan çocuk hastaneye götürüldü.
251
Because of the insufficient salaries; the officers have made a protest in Bakırköy square today./31TR-07/
Yetersiz maaşlardan dolayı; bugün memurlar Bakırköy Meydan’ında eylem yaptı.
252
Bu habere göre; suç örgütü 3 saat içinde büyükelçiyi serbest bırakacak. /21TR-09/
According to this news; the crime syndicate is going to release the ambassador in 3 hours.
253
Bu kararı ailem ile aldık./04TR-05/
We made this decision with my family.
254
Shouting at the children in the park yesterday did not make sense./15EN-02/
Dün parktaki çocuklara bağırmak mantıklı gelmedi.
255
Şirket yeni proje için toplantı planlıyor./04TR-02/
The company is planning a meeting for the new project.
256
Bu dağdan aşağı remi bir iznin ya da belgen olmadan paraşütle atlayamazsın./04EN-02/
You can not paraglide down this mountain without a license and an official permission.
257
Devlet; okulumuzda öğrenciye burs verdi fakat ebeveynler memnun değil./38EN-04/
The government has given a scholarship to students in our school but the parents aren’t delighted.
258
Bu hafta; egzotik kokteyl yapmayı öğrendim./17EN-03/
This week; I have learnt to make exotic cocktails.
259
Here are wild animals in this forest./29TR-01/
Bu ormanda vahşi hayvanlar var.
260
Çamaşır makinem bozuk; onu tamir ettirmeye ihtiyacım var./47TR-04/
My washing machine is broken; I need to get it repaired. | My washing machine is broken; I need to have it repaired.
261
He groaned because of his open wound last night. /23EN-01/
Dün gece açık yarasından dolayı inledi.
262
Dün gece açık yarasından dolayı inledi. /23EN-01/
He groaned because of his open wound last night.
263
This statue has been at the square for 50 years./30EN-01/
Bu heykel meydanda 50 yıldır var.
264
Hakem devre arasında oyuncudan topu istedi./23TR-02/
The referee wanted the ball from the player in/at the half-time.
265
In the new planet; scientists discovered a different type in the soil./12EN-04/
Yeni gezegende; bilim insanları toprakta farklı bir tür keşfettiler.
266
Bu turist Almandır./11TR-01/
This tourist is German
267
I arrested the thief in the garage./07TR-03/
Hırsızı garajda yakaladım.
268
Before I leave America; I am going to visit the cafe of my friend./43TR-03/
Amerika’dan ayrılmadan önce arkadaşımın kafesini ziyaret edeceğim.
269
The man who repaired the roof of our school yesterday has got a new job offer today./42TR-09/
Dün okulumuzun çatısını onaran adam bugün yeni bir iş teklifi aldı.
270
The man gave a card./02TR-03/
Adam kart verdi.
271
Yarın; konferansımız giriş salonunda gerçekleşecek./16TR-02/
Tomorrow; our conference is going to be in the foyer.
272
The second round shouldn’t have been played so badly. /31EN-02/
İkinci tur bu kadar kötü oynanmamalıydı.
273
Yaşlı politikacılar yüzünden parlamentoda idari sorunlar meydana geldi./01EN-04/
The administrative problems occurred because of the aged politicians in the parliament.
274
All flights were cancelled last night./26TR-02/
Dün gece tüm uçuşlar iptal edildi.
275
The company has to carry the issue to the court./23TR-03/
Şirket konuyu mahkemeye taşımak zorunda.
276
Arkadaşlarıma acı gerçeği söylemek zorundayım./05TR-09/
I have to tell the sad truth to my friends.
277
Banana; which is my favorite fruit; grows in the Mediterranean region./43TR-10/
En sevdiğim meyve olan muz Akdeniz bölgesinde yetişir.
278
The man who found my wallet was a German who lives in Istanbul./41EN-06/
Cüzdanımı bulan adam İstanbul’da yaşayan bir Almandı.
279
Senle o yolda geçirdiğim zamanları unutamıyorum./42TR-03/
I cannot forget the times (which/that) I spent with you on that road.
280
Yabancı bir ülkede paranı dikkatli harcamalısın./01TR-10/
You must carefully spend your money in a foreign country.
281
Dün elekrik kesintisinde mumlar yakıldı./35EN-01/
The candles were lit in the power cut yesterday.
282
Cumhurbaşkanı soğuk bir Ocak sabahında seçildi./31EN-03/
The president was elected on a cold January morning.
283
We are not private detectives./09TR-09/
Gizli dedektif değiliz.
284
She has been in Italy to do her internship on art./23EN-05/
Güzel sanatlar üstüne stajını yapmak için İtalya’da bulundu.
285
The fire may have been started by the prisoner./32EN-04/
Yangın mahkum tarafından başlatılmış olabilir.
286
I can work as a manager in this firm./02TR-06/
Bu firmadan müdür olarak çalışabilirim.
287
Bugün kayıt için okulda./09TR-06/
She is in the school for enrollment today.
288
Thanks to modern technology; people who have hearing problems can hear better./44EN-04/
Modern teknoloji sayesinde; işitme sorunları olan kişiler daha iyi duyabiliyorlar.
289
I should have started to save money years ago! /32EN-01/
Yıllar önce para biriktirmeye başlamalıydım.
290
Bu kitap eşimin desteği olmadan yayınlanmazdı./32EN-08/
This book wouldn’t have been published without my husband’s support.
291
Geçen hafta evimizi boyattık./47TR-02/
We had our house painted last week. | We got our house painted last week.
292
The alarm went off while the pilot was trying to stabilize the plane./38TR-05/
Pilot uçağı dengelemeye çalışırken alarm çaldı.
293
The actress is finally ready for the rehearsal./09EN-09/
Aktris prova için nihayet hazır.
294
He is known as a dignified professor in our department./34TR-08/
Bölümümüzde saygın bir profesör olarak bilinir.
295
Ünlü sanatçı şelaleye varınca cennette olduğunu ifade etti./48TR-05/
When the famous artist arrived at the waterfall; he expressed (that) he was in a paradise.
296
Resepsiyonist valizi girişe bırakmamızı söyledi/21EN-10/
The receptionist has told us to leave the baggage at the entrance.
297
Zeki Müren İzmir’de yayınlanmakta olan canlı (bir) program esnasında kalp krizinden öldü./46EN-05/
Zeki Müren died of a heart attack during a live program that was being broadcast in İzmir.
298
The lawyer must not do anything without concrete evidence ./18EN-08/
Avukat; somut delil olmadan hiçbir şey yapmamalı.
299
You must keep the milk in a glass bottle./06TR-03/
Sütü cam şişede saklamalısınız.
300
They have come to repair the vintage car./20TR-04/
Eski model arabayı tamir etmek için geldiler.
301
The patients have sat in the waiting room to learn their test results./17TR-04/
Hastalar bekleme odasında test sonuçlarını öğrenmek için oturdu.
302
Sanatçı olarak yeni şeyler keşfetmek için yaratıcı olmak gereklidir./35TR-08/
It is imperative to be creative as an artist to discover new things.
303
Sahil güvenlik gemisi geçti ve onu boğulmaktan kurtardı. /38EN-05/
The coast guard vessel passed by; and saved him from drowning.
304
Bu sene sınavı geçemedim fakat seneye mutlaka başaracağım./37EN-07/
I couldn’t pass the exam this year; but I am definitely going to succeed next year.
305
Genel müdürün agresif satış stratejisi CEO’nun tepkisini çekti./28EN-08/
The aggressive sale strategy of the general director has drawn the reaction of the CEO.
306
Tatilimiz ile ilgili en çok zevk aldığım şey kesinlikle yemekti./41TR-01/
The thing (which) I enjoyed most about our holiday was definitely food.
307
Çocukluğumda; stadyumlarda su sattım./34EN-08/
In my childhood; I sold water in stadiums.
308
I cleaned my shoes with a cloth at school./06EN-09/
Ayakkabılarımı okulda bez ile temizledim.
309
I will examine the patient in the clinic tomorrow./01TR-05/
Yarın hastayı klinikte muayene ederim.
310
Alex ve Maria her zaman sınavda kopya çekerler./03EN-05/
Alex and Maria cheat in the exam every time.
311
Oyuncular bu kaotik ortamda takım arkadaşlarına saygı duymak zorunda./08TR-02/
The players have to respect to their teammates in this chaotic atmosphere.
312
You must hold the racket with your left hand in this position./22TR-03/
Bu pozisyonda raketi sol elinle tutmalısın.
313
Ofisimiz için bir sekreter istihdam edilecek. /26TR-01/
A secretary is going to be employed for our office.
314
You must learn to understand people./19TR-05/
İnsanları anlamayı öğrenmelisin.
315
You must carefully walk in the factory./05TR-06/
Fabrika içerisinde dikkatlice yürümelisin.
316
Talking on the phone is going to be a good start to get to know each other./20EN-09/
Telefonda konuşmak birbirini tanımak için iyi bir başlangıç olacak.
317
Has this name been given to the baby because of her beauty?/27TR-07/
Bebeğe güzelliğinden dolayı mı bu isim verildi?
318
Bu en zor karardır./11TR-02/
This is the most difficult decision.
319
Peter; o fabrika kapatılana kadar pes etmeyeceğini açıkladı./48EN-02/
Peter announced that he would not give up until that factory was shut down.
320
The sun glitters over the sea./12TR-10/
Güneş deniz üzerinde parıldıyor.
321
To complete the process; you must sign the paper which was given to you./41EN-10/
Süreci tamamlamak için sana verilen evrağı imzalamalısın.
322
İntihar bombacısı emri ilginç bir yerden aldı./04TR-07/
The suicide bomber got the command from an unexpected place.
323
The most important paintings in the gallery were shown to us./32TR-08/
Galerideki en önemli tablolar bize gösterildi.
324
The teacher made all students rewrite their essays because the first drafts were not acceptable./47EN-07/
Öğretmen bütün öğencilere makalelerini tekrar yazdırdı çünkü ilk taslaklar kabul edilebilir değildi.
325
Türkiye’de şu anda ekonomik belirsizlik var./29TR-09/
Here is an economical uncertainty in Turkey at the moment.
326
We are going to have completely cleared our debt at the end of this month./28TR-05/
Bu ayın sonunda borcumuzu tamamen kapatmış olacağız.
327
Iraqi central government rejected the dialogue attempts with Turkey and Russia./10EN-07/
Irak merkezi hükümeti Türkiye ve rusya ile diyalog girişimlerini geri çevirdi.
328
You have to pay to attend the personal development and yoga camp. /15EN-08/
Kişisel gelişim ve yoga kampına katılmak için ödeme yapmak zorundasın.
329
Can’t / Can I not have suddenly encountered with a bear in the forest?/28TR-03/
Ormanda aniden bir ayı ile karşılaşmış olamaz mıyım?
330
Wendy konferansta bir hikaye anlatmak istiyor./18EN-07/
Wendy wants to tell an anecdote in the conference.
331
Hastanedeki ünlü doktor cesur ameliyatından dolayı gazetelerde. /13TR-08/
The famous doctor in the hospital is in the newspapers due to his brave surgery.
332
Ailemin refahı için bu değerli teklifi değerlendirdim./20TR-07/
I have evaluated this precious offer for the welfare of my family.
333
O ürkütücü filmi unutmak zordu./18TR-07/
Forgetting that terrifying movie was difficult.
334
Birçok bilim kurgu filmi Steven Spielberg tarafından yönetildi./33EN-07/
Many science-fiction films were directed by Steven Spielberg.
335
Nefes alma güçlüğü çekebilirsin. /13EN-08/
You may have breathing difficulty.
336
Hayallerim için para kazanmak zorundayım./06TR-10/
I have to earn money for my dreams.
337
Though giant pandas are endangered species; human beings continue to hurt them. (though: -e rağmen/ giant: /40EN-10/
Dev pandalar nesli tükenmekte olan türler olmalarına rağmen insanoğlu onları incitmeye devam ediyor.
338
Başkan; Orta Amerika’daki darbe hakkında bilgilendirildi. /36EN-01/
The President has been informed about the coup in Central America.
339
Çocukluk arkadaşımın düğün töreninde sevimli küçük nedimeler vardı./29TR-08/
There were cute little bridesmaids in my childhood friend’s wedding ceremony.
340
It was midnight when the first rescue team arrived at the scene of the accident. /48EN-08/
İlk kurtarma ekibi kaza mahalline ulaştığında saat gece yarısıydı.
341
There is enough sugar at home to make a cake./35TR-03/
Evde kek yapmak için yeterince şeker var.
342
Offering a proposal about the miners is the topic of our meeting./17TR-07/
Madencilerle ilgili bir önerge sunmak toplantımızın konusudur.
343
Birçok masum insan şimdiye dek dünya tarihindeki savaşlar boyunca acımasızca öldürüldü./27TR-01/
Many innocent people have ruthlessly been killed during the wars in world history until now.
344
The computer does not work because of poor connection./03TR-01/
Bilgisayar zayıf bağlantı yüzünden çalışmıyor.
345
Gelecek yıl içinde; milyon yerli araba üretilmiş olur. /33EN-09/
In the next decade; million domestic cars will have been produced.
346
The construction of the new church must be accelerated by the authorities./35EN-05/
Yeni kilisenin inşaatı yetkililer tarafından hızlandırılmalı.
347
Yarın seminer esnasında ona yardım edebilirsin./05EN-02/
You can help her during the seminar tomorrow.
348
Gelişmek önemli(dir)./13EN-03/
Developing is crucial.
349
I painted the wall with my students for this special organization./01EN-05/
Bu özel organizasyon için öğrencilerimle birlikte duvarı boyadık.
350
Dünyanın en ikonik parçalarını keşfetmek için Louvre Müzesini görsen iyi olur./32EN-07/
You had better see Louvre Museum to explore the world’s most iconic pieces.
351
I was talking on the phone when my dog bit the vet./39EN-06/
Köpeğim veterineri ısırdığında telefonla konuşuyordum.
352
Şimdiye kadar hayatımda pek çok ikilemle baş ettim./35TR-02/
I have dealt with many dilemmas in my life so far.
353
Mayıs’ta başlayacağımız projemizde yer almak ister misiniz?/42EN-01/
Would you like to participate in our project which we are going to start in May?
354
They should have stretched their body to do this hard action./23EN-08/
Bu zor hareketi yapmak için bedenlerini esnetmelilerdi.
355
In those years; everyone criticized me because of my preference./24TR-09/
O yıllarda; tercihimden dolayı herkes beni eleştirdi.
356
The minority report clearly shows the recent progress in Turkey./08EN-03/
Azınlık raporu; Türkiye'de son gelişmeyi açıkça gösteriyor.
357
Yazıcı için mürekkep temin edebilir misin?/08TR-07/
Can you provide ink for the printer?
358
The players have to respect to their teammates in this chaotic atmosphere./08TR-02/
Oyuncular bu kaotik ortamda takım arkadaşlarına saygı duymak zorunda.
359
You should spell your address on the evaluation form./07TR-02/
Değerlendirme formuna adresini hecelemen lazım.
360
The person who took me to the hospital was my fiance./44EN-02/
Beni hastaneye götüren kişi nişanlımdı.
361
People may argue because of their pessimistic thoughts./08TR-06/
İnsanlar karamsar düşünceleri yüzünden tartışabilir.
362
Belgelerin vize memuru tarafından onaylanabilirdi./32EN-02/
Your documents could have been confirmed by the visa officer.
363
He should better win this precious price for my mother./05TR-10/
Bu değerli ödülü annem için kazansa iyi olur.
364
Tabaktaki yiyecek alerjik bir etki gösterebilir./13TR-10/
The food on the plate may show an allergic reaction
365
My new house is semi-detached./14TR-07/
Yeni evim yarı müstakildir.
366
You have to pass the certain stages to be a professor in /at Harvard University./34TR-10/
Harvard Üniversitesi’nde profesör olmak için belirli aşamaları geçmek zorundasın.
367
The song which you sang bewildered me./45TR-01/
Söylediğin şarkı beni şaşırttı.
368
Dosya; gizli belgeler ile doludur./09EN-02/
The file is full with confidential documents.
369
Yola erken çıktım fakat paketi teslim edemedim./37TR-07/
I set off early; but could not deliver the package.
370
Amerika Birleşik Devletleri; Amerikan tarihinin prestijli bir lideri olan Kennedy’nin yönetimi süresince ekonomide yükselişe tanıklık etti./43EN-03/
The USA witnessed rise in economy during the reign of Kennedy who was a prestigious leader of American history.
371
Herkes talimatları okudu mu?/32TR-04/
Has everyone read the instructions?
372
Bilgisayar zayıf bağlantı yüzünden çalışmıyor./03TR-01/
The computer does not work because of poor connection.
373
The students shouldn’t have forgotten punctuation marks in the exam./35EN-06/
Öğrenciler sınavda noktalama işaretlerini unutmamalıydı.
374
Komşunun yeni doğan bebeği sürekli ağlıyor./43TR-05/
The newborn baby of my neighbour always cries.
375
Baharatlı yemeklerin mideni bozma ihtimaline karşı çantana birkaç hap koysan iyi olur./40TR-10/
You had better put a few pills in your bag in case spicy foods unsettle your stomach.
376
I would like to save money till I graduate./39TR-03/
Mezun olana kadar para biriktirmek istiyorum.
377
Türkçe çalışmasına rağmen hala konuşamıyor./39EN-04/
Although she has studied Turkish; she still cannot speak.
378
The kid who was waiting in the infirmary was my student./42TR-08/
Revirde bekleyen çocuk benim öğrencimdi.
379
My husband has modified advanced settings on Youtube./23EN-02/
Eşim Youtube’da gelişmiş ayarları değiştirdi.
380
The president may terminate a contract without any confirmation./06EN-03/
Başkan hiç onay almadan bir sözleşmeyi feshedebilir.
381
Küçük ev konsepti şehir dışı yerleşim yerlerinde beğeniliyor./36TR-06/
Tiny house concept is liked in commuter towns.
382
Bu konu dinleme ve konuşma hakkındadır./09EN-01/
This topic is about listening and speaking.
383
Doktor bu aşıyla bağışıklık sistemimi güçlendirmeyi planladı./19EN-03/
The doctor has planned to strengthen my immune system with this vaccine.
384
The owner of the new car complained about the fault./39EN-05/
Yeni araba sahibi arıza hakkında şikâyet etti.
385
Yağmurdan sonraki toprak kokusu beni hep huzurlu hissettirir./47TR-09/
The smell of the earth after rain always makes me feel peaceful.
386
With this awesome product; your dreams are going to come true./20TR-09/
Bu muhteşem ürünle; hayalleriniz gerçek olacak.
387
Mülkün sahibi kontratı imzalamak için acentaya gitti./17EN-05/
The owner of the property has gone to the agency to sign the contract.
388
Atletik yapısı onu kıtada başarılı bir sporcu yaptı./01EN-07/
His athletic structure made him a successful sportsman in the continent.
389
Düşmanlar memleketi işgal etti./07TR-08/
The enemies occupied the fatherland.
390
The crew has found a new island; and dropped an anchor near the shore./37EN-01/
Mürettebat yeni bir ada buldu ve kıyıya yakın bir yere demir attı.
391
This mobile device follows a company car until the destination with its artificial intelligence./01EN-03/
Bu taşınabilir cihaz yapay zekası ile şirket arabasını gideceği yere kadar takip ediyor.
392
Çiftçiler on yıldır ülkenin bu bölgesinde buğday yetiştiriyor./26EN-04/
Farmers have grown wheat in this part of the country for decades.
393
This new vaccine can neutralize flu in a short time./07EN-08/
Bu yeni aşı kısa sürede gribi etkisiz hale getirebilir.
394
The state has raised the taxes to invest in the energy sector./17TR-02/
Devlet enerji sektörüne yatırım yapmak için vergileri yükseltti.
395
Sonuçlar bugün duyurulur. /25TR-04/
The results will be announced today.
396
Başarı için ödevleri düzenli yapmak zorundasınız./10TR-06/
For success; you must regularly do the homework.
397
Çeşitli çiçeklerin tohumları bu bahçeye ekilecek. /35EN-08/
The seeds of assorted flowers are going to be planted in this garden.
398
(Onun) yan etkisi kısa süre içinde geçer./10TR-03/
its side effect will pass in a short time.
399
I have found some data in the files; and these are going to rock the public opinion./37TR-01/
Dosyalarda bazı bilgiler buldum ve bunlar kamuoyunu sarsacak.
400
The learning capacity of a child cannot be understood by classical methods if the child is an introvert. /39EN-03/
Eğer çocuk içe dönükse çocuğun öğrenme kapasitesi klasik yöntemlerle anlaşılamaz.
401
18 den önce; bu kafede nargile içemezsin./10EN-10/
Before 18; you can not smoke waterpipe in this cafe.
402
After I got the cleaner to clean the windows; I washed the balcony./47EN-05/
Temizlikçiye camları sildirdikten sonra balkonları yıkadım.
403
My social security number is this./09TR-02/
Sosyal güvenlik numaram bu.
404
Maalesef; satrançta berbatım./33TR-10/
Unfortunately; I am awful at chess
405
The little monster did scare the guests in the lobby./07EN-04/
Küçük canavar lobide misafirleri korkuttu.
406
Çiçekler bu mevsimde gerçekten rengarenk görünür./08EN-01/
Flowers really look colorful in this season.
407
Sen zehirlenmemiş miydin? /28TR-10/
Hadn’t / Had you not been poisoned?
408
Mürettebat yeni bir ada buldu ve kıyıya yakın bir yere demir attı./37EN-01/
The crew has found a new island; and dropped an anchor near the shore.
409
İnşaat yoğun protestolar sebebiyle iptal edildi./27TR-02/
The construction has been cancelled because of the intensive protests.
410
Sürüş esnasında; trafik levhaları konusunda tedbirli olmalıyım./14EN-09/
During driving; I must be cautious about the traffic signs.
411
İyi bir sporcu olmak istikrar gerektirir. /15EN-09/
Being a good sportsman requires stability.
412
The ties are tense with Israel./11TR-08/
İsrail ile ipler gergindir.
413
We situated the chairs for the group work./08TR-05/
Grup çalışması için sandalyeleri yerleştirdik.
414
Teknede Almanya’dan yolcular var./29EN-06/
There are passengers in the boat from Germany.
415
Bu araba için satış elemanıyla pazarlık yapacak./05TR-01/
He is going to bargain with the salesperson for this car.
416
Bu güçlü güneş ışığından kendimizi korumalıyız./39TR-10/
We must protect ourselves from this strong sunlight
417
He never accepts his arachnophobia./12TR-02/
Örümcek korkusunu hiç kabul etmiyor.
418
The lecturer demanded a pre-reading from the students before coming to the lecture hall./23TR-07/
Öğretim üyesi amfiye gelmeden önce öğrencilerden ön okuma istedi.
419
The teacher has resigned because of the intensive working conditions./22EN-10/
Öğretmen yoğun çalışma koşulları yüzünden istifa etti.
420
Bu kârlı iş teklifini kabul edebilirdim./28EN-02/
I could have accepted this profitable business offer.
421
Kişisel harcamalarımız için kasadan biraz para aldık./26EN-01/
We have taken some money from the safe for our personal spendings.
422
Siparişiniz yarın sabah faturasıyla size ulaşmış olur./28TR-04/
Your order will have reached you with its invoice tomorrow morning.
423
Sevmediğin çocuk seninle konuşmak istiyor./46TR-06/
The boy (who) you don’t like wants to talk to you.
424
Adam geçen hafta zarfı verdi./06TR-01/
The man gave the envelope last week.
425
Would you pass the bow of my violin? /24EN-02/
Kemanımın yayını uzatır mısın?
426
Dolabımda bozuk bir saat var./30TR-10/
There is a broken watch in my locker
427
Adam kart verdi./02TR-03/
The man gave a card.
428
A strong race horse is necessary for a jockey in an important horse race./01EN-09/
Önemli bir at yarışında jokey için güçlü bir yarış atı gereklidir.
429
Odada gizli bir kamera çalışıyor./03TR-10/
A hidden camera is working in the room.
430
Bir müşteri geldi ve sizinle konuşmak istedi./37TR-02/
A customer came; and wanted to talk to you.
431
Bu küçük çay bahçesinde farklı türlerden birçok kuş görebilirsiniz./06EN-05/
You can see many birds of different kinds in this small tea garden
432
Turkey is a developing country./13EN-01/
Türkiye gelişen bir ülke(dir.)
433
Kuzey Denizi’nde yeni bir petrol yatağı keşfedildi. /26TR-07/
A new oil deposit has been discovered in the North Sea.
434
The customers who the agency sent do not want to stay in this hotel./41EN-08/
Acentanın gönderdiği müşteriler bu otelde kalmak istemiyor.
435
Michael ülkedeki saygın olan üniversitelerden birine kabul edildi./27EN-08/
Michael was accepted to one of the reputable universities in the country.
436
Şirketimiz; izlememiz/takip etmemiz gereken güvenlik prosedürlerini göstermek için bir video yaptı./45EN-07/
Our company has made a video to show the security procedures which we should follow.
437
Plank pose require a lot of effort and patience./12TR-03/
Plank pozisyonu çok fazla çaba ve sabır gerektirir.
438
This small village is famous for its historical houses./11TR-07/
Bu küçük köy tarihi evleri ile ünlüdür.
439
She has curiously asked many questions to the panelist today./34TR-06/
Bugün paneliste meraklı şekilde birçok soru sordu.
440
Güzel sanatlar üstüne stajını yapmak için İtalya’da bulundu./23EN-05/
She has been in Italy to do her internship on art.
441
These ultraviolet lights can cure physical disorders in a short time./07EN-03/
Bu ultraviyole ışınlar kısa zaman içinde fiziksel rahatsızlıkları tedavi edebilir.
442
Trafik cezası yazmadan önce polis bizi bekletti./47TR-05/
The policeman made us wait before he wrote a traffic ticket.
443
Sokaktaki adam dün bizimle samimiyetsizce konuştu./13TR-03/
The man on the street insincerely talked with / to us yesterday.
444
Turkish people must be knowledgeable about the economic crisis./05EN-10/
Türkler önümüzdeki yıllar boyunca ekonomik kriz hakkında bilinçli olmalılar.
445
Many protestors verbalised their objections to the minister (who/that) the public had elected./42TR-05/
Birçok protestocu halkın seçmiş olduğu bakana itirazlarını dile getirdi.
446
The federation spokesman invited everybody to silence./12TR-04/
Federasyon sözcüsü herkesi sükunete davet etti.
447
Back in the days; the secret of being an illusionist was to be mysterious./20EN-08/
Eski günlerde; illüzyonist olmanın sırrı gizemli olmaktı.
448
Stephen Hawking; the famous physicist who was diagnosed with a fatal disease; was not able to speak /43EN-02/
Ölümcül bir hastalık tanısı konan ünlü fizikçi Stephan Hawking; belli bir süre konuşamadı.
449
Who is ringing the bell?/22TR-01/
Zili kim çalıyor?
450
Bu gol Galatasaray'a galibiyeti getirdi./04TR-03/
This goal brought the victory to Galatasaray.
451
My little son has crawled to give the remote control to his father./17TR-01/
Küçük oğlum kumandayı babasına vermek için emekledi.
452
Bugün evden şemsiyesiz çıkmak pek iyi bir fikir olmayabilir./32EN-09/
Leaving the house today without an umbrella may not be such a good idea.
453
Saldırıya uğrayan çocuk hastaneye götürüldü./46TR-08/
The boy who was attacked was taken to the hospital.
454
The lawyer noticed a vital mistake in the lawsuit petition before the trial./11EN-04/
Avukat; duruşmadan önce dava dilekçesinde ciddi bir hata farketti.
455
They transformed this historical mansion to / into a hotel last year./21TR-05/
Bu tarihi konağı geçen sene otele çevirdiler.
456
These issues may affect the students./11EN-09/
Bu konular öğrencileri etkileyebilir.
457
Çalışmaya başlamadan önce notları okumayı unutmamalısın./17EN-09/
You must not forget to read the notes before starting to study.
458
İsrail ile ipler gergindir./11TR-08/
The ties are tense with Israel.
459
You must carefully spend your money in a foreign country./01TR-10/
Yabancı bir ülkede paranı dikkatli harcamalısın.
460
İyi arkadaşların her durumda sırlarını saklamaları lazım./05EN-08/
Best friends should keep their secrets in all situations.
461
The administrative problems occurred because of the aged politicians in the parliament./01EN-04/
Yaşlı politikacılar yüzünden parlamentoda idari sorunlar meydana geldi.
462
The client may demand an upgraded version from an alternative supplier./08EN-04/
Müşteri; alternatif tedarikçiden güncel bir sürüm isteyebilir.
463
I should thoroughly analyze the findings in one week/08EN-06/
Bir hafta içinde bulguları derinlemesine analiz etmem lazım.
464
Güçlü bir adam olduğu için ağır sırt çantasıyla tırmanma sıkıntısı yaşamadı./40EN-09/
Since he is a strong man; he had no trouble climbing with a heavy rucksack.
465
Can I suggest something for the financial status of the company? /16TR-09/
Şirketin finansal durumu için bir şey önerebilir miyim?
466
Would you like to participate in our project which we are going to start in May?/42EN-01/
Mayıs’ta başlayacağımız projemizde yer almak ister misiniz?
467
Eğer bu makaleyi okusaydın insan anatomisini kolaylıkla öğrenebilirdin./39TR-04/
If you had read this article; you could have easily learnt the human anatomy.
468
An investor can find competent engineers for his/her factory on this platform./06TR-09/
Bir yatırımcı bu platformda şirketi için yetenekli mühendisler bulabilir.
469
Muhalefet partisi bugün oturuma katılmayabilir./10EN-06/
The opposition party may not attend the session today.
470
Managers send thousands of emails to their bosses every month./26TR-09/
Yöneticiler her ay patronlarına binlerce e-posta gönderir.
471
Dün gece; albay askeri personel listesini oluşturmamı emretti/35EN-10/
Last night; the colonel ordered me to create the muster-roll.
472
Çanta ıssız bir parkta bırakılmıştı./27TR-04/
The bag had been left in a desolate park.
473
Apparently; an urgent change in the plans is wanted to hold a referendum./31TR-04/
Görünüşe göre; halk oylaması yapmak için planlarda acil bir değişiklik isteniyor.
474
Two windows are available in case of an emergency./02EN-06/
Acil bir durumda iki pencere mevcuttur.
475
Yurtdışına seyahat etmek için geçerli bir pasaportun olmalı./40TR-02/
You must have a valid passport in order to travel abroad.
476
Thanks to this software; we are going to radically solve the foreign language problem of Turks./21TR-10/
Bu yazılım sayesinde; Türklerin yabancı dil problemini kökten çözeceğiz.
477
You must not forget to read the notes before starting to study./17EN-09/
Çalışmaya başlamadan önce notları okumayı unutmamalısın.
478
Understanding the topic during the lesson comforted me./18TR-03/
Ders esnasında konuyu anlamak beni rahatlattı.
479
Bu olayı abartarak (abartma ile) hiçbir şey elde etmedin./17EN-02/
You did not gain anything by exaggerating this incident.
480
Arkadaşlarımızla kütüphanede kitapları düzenledik./07TR-06/
We organized the books with our friends in the library.
481
İlaçlarımı düzenli olarak alırım./01TR-01/
I regularly take my pills.
482
Sizi polise şikâyet eden kişiyi tanımıyorum./42EN-04/
I do not know the person complaining about you to the police.
483
Can you send the updated document version to us today?/11EN-07/
Bugün bize güncellenmiş doküman sürümünü gönderebilir misiniz?
484
She would always play with her rattle in her babyhood./24EN-10/
Bebekliğinde her zaman çıngırağıyla oynardı.
485
Kuraklığı engellemek için suyu israf etmemelisiniz./47TR-10/
You must not waste water to prevent drought
486
Yemeğimi yerken televizyon izlemeyi seviyorum bu yüzden genellikle oturma odasında tepside yerim./40TR-06/
I like to watch TV while I eat my meal; so I usually eat on a tray in the living room.
487
When I was in London; I couldn’t easily approach people although I am very social./39EN-08/
Çok sosyal biri olmama rağmen Londra’dayken insanlara kolaylıkla yaklaşamadım.
488
Şalteri kapattıktan sonra çalışmaya başlayabilirsiniz./45TR-05/
You can start to work after you turn the switch off.
489
Onlar şaka yapıyor olmalı./23EN-10/
They must be joking.
490
They went to the other office to bring the briefcases./16EN-02/
Evrak çantalarını getirmek için diğer ofise gittiler.
491
I was on TV last night to promote our new product/20TR-10/
Dün gece yeni ürünümüzü tanıtmak için televizyondaydım.
492
1923 was the year which inspired the Turkish patriots to set up ‘The republic’./43EN-07/
1923 Türk vatanseverlerine ‘Cumhuriyet’i kurmaları için ilham veren bir yıldı.
493
The food on the plate may show an allergic reaction/13TR-10/
Tabaktaki yiyecek alerjik bir etki gösterebilir.
494
A dog is a good friend for a lonely man./09EN-05/
Bir köpek yalnız bir adam için iyi bir arkadaştır.
495
I am proud of being a part of this organization./16EN-06/
Bu organizasyonun bir parçası olmaktan gururluyum.
496
As long as her students come back on time; she does not get angry with them./40TR-05/
Öğrencileri zamanında geri geldiği sürece onlara kızmaz.
497
Öğretmen yoğun çalışma koşulları yüzünden istifa etti./22EN-10/
The teacher has resigned because of the intensive working conditions.
498
Hadn’t / Had you not been poisoned?/28TR-10/
Sen zehirlenmemiş miydin?
499
Kızım seksek oynamak için beni bekledi./18EN-02/
My daughter has waited for me to play hopscotch.
500
Ünlü diyetisyen; kakao çekirdeğinin bağımlılığa sebep olduğunu öne sürdü./48EN-05/
The famous dietitian has claimed that cocoa beans lead to addiction.
