C 1 Flashcards

1
Q

cab 🚕

A

taxi, kamyonun ön kabini

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
2
Q

cabaret

A

eğlence yeri

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
3
Q

cabbage

A

lahana

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
4
Q

cabbie 🚕

A

taxi driver

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
5
Q

cabin

A

kamara, küçük bir yere kapamak

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
6
Q

cabinet

A

kabine, bakanlar kurulu

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
7
Q

cable car 🚡

A

teleferik, kablo ile çekilen araba ya da yük

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
8
Q

cache

A

gizleme yeri

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
9
Q

cackle

A

gıdaklar gibi konuşmak ya da gülmek

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
10
Q

cacophony

A

hoş olmayan seslerin karışması

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
11
Q

caddie

A

golf oyuncusunun sopalarını taşıyan kimse

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
12
Q

cadence 🎵

A

ritim, ses uyumu, tempo

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
13
Q

cadet

A

askeri okul öğrencisi, küçük erkek kardeş ya da oğul

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
14
Q

cadge 👐

A

el açmak, to ask for something for free

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
15
Q

caesarean

A

sezaryen

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
16
Q

cagey 👀

A

çok dikkatli, kurnaz, uyanık

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
17
Q

cagoule 👘

A

kapüşonlu mont, pardesü

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
18
Q

cahoots 👍👍

A

işbirliği

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
19
Q

cajole

A

tatlı sözlerle kandırmak, cajolement

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
20
Q

caked

A

kabuk bağlamış

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
21
Q

calcium

A

kireç taşı, kalsiyum

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
22
Q

calf 🐂

A

dana, buzağı, baldır

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
23
Q

caliber (calibre)

A

kalibre, çap, yetenek, önem, kalite

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
24
Q

call on / at 🏡

A

birine uğramak

How well did you know this?
1
Not at all
2
3
4
5
Perfectly
25
call out
yüksek sesle / heyecanla söylemek, göreve çağırmak, düelloya davet etmek
26
call down
hata bulmak, azarlamak
27
call for
gerektirmek
28
call forth
neden olmak
29
call in 📳
tedavülden kaldırmak, yardım istemek, telefon etmek
30
call up
askere çağırmak, aklına getirmek
31
call upon
istemek, talep etmek
32
telephone call centre
çağrı merkezi
33
call box 📞 📮
telefon kulübesi
34
call-in 📞
dinleyici ya da seyirci telefonu
35
callous 😠 👿
zalim --> callously: zalimce
36
calves 🐮 🐄
danalar, buzağılar, baldırlar
37
camaraderie
arkadaşlık, samimiyet
38
camcorder
kamera, görüntü kaydedicisi
39
cameo
kabarma işlenmiş süs taşı
40
camp
gösterişli, abartılı, kadınsı,
41
campaign
mücadele vermek, savaşmak, kampanyaya katılmak
42
campaigner
seçim kampanyasına katılan aday
43
campsite
kamp alanı
44
campus
yerleşke, okul arazisi
45
canned
kutulanmış, tenekeye konmuş, konserve
46
candid
dürüst, samimi, açık sözlü, tarafsız
47
candidacy
adaylık
48
candlestick
şamdan
49
candour
dürüstlük, samimiyet
50
cane
yürüyüş değneği, baston, kamış, bambu
51
cane (v.)
dövmek, sopalamak
52
canine
köpeklerle ilgili
53
canister
teneke kutu
54
cannabis
kenevir, esrar
55
cannibal
yamyam
56
cannon
bombardıman silahi, top
57
cannon ball
top mermisi
58
canny
dikkatli, tedbirli, uyanık
59
canoe
kano, kanoyla gezmek
60
canon
özel yetkili kilise papazı, kilise kanunu, rules established in a field
61
can opener
konserve açacağı
62
canopy
kubbe, örtü, tente, gölgelik
63
cantankerous
geçimsiz, huysuz, aksi
64
canteen
kantin
65
canter
atı hızlı sürmek
66
canvass
propoganda yapmak, ikna etmek, tartışmak, incelemek, seçim kampanyası
67
canyon
vadi, kanyon
68
cap
kasket, başlık, küçük kapak
69
capping
bir şeyin tepesini kaplamak, sayısını sınırlamak
70
capacity
iş, kariyer
71
cape
pelerin, burun (kara parçası)
72
caper
muziplik
73
capillary
kılcal damar
74
capital
ana, başlıca, ölüm cezası gerektiren
75
to capitalize on
katılımcı olmak, yararlanmak, çıkar sağlamak
76
capital punishment
idam cezası
77
capitulate
silahları bırakmak
78
capricious
kaprisli, değişken, dönek
79
capsize
alabora olmak, ters dönmek
80
capsule
kapalı alan, kabin, enclosed space
81
captain
kaptanlık yapmak
82
captaincy
önderlik, kaptanlık, captainship
83
caption
altyazı
84
captivate
cezbetmek, büyülemek
85
captive
kısıtlanmış, baskı altında, esir
86
captor
zorla ele geçiren kimse, esir eden kimse
87
capture
heyecanlandırmak, ilgili hale getirmek
88
car boot sale
otomobillerin bagajlarından yapılan satış
89
carafe
sürahi
90
carat
ayar, karat
91
caravan
kervan, kafile
92
carbon copy
tıpatıp benzeri
93
carcass
ceset, leş, kadavra, gövde, iskelet
94
carcinogen
kansere neden olan madde, carcenogenic
95
cardboard
mukavva, karton
96
cardigan
hırka
97
cardinal number
asal sayı
98
cardinal
çok önemli, rahip
99
cardiovascular
kalp ve damar hastalıkları
100
in care
bakıma muhtaç
101
carreer
hızla, kontrolsüz bir şekilde gitmek
102
carefree
sorunsuz, problemsiz
103
caregiver
bakıcı, hasta bakıcı
104
caretaker
kapıcı, hademe, bekçi, bakıcı
105
cargo
kargo, yük
106
caricature
karikatür çizmek
107
caring
yardımsever, şefkatli
108
carjacking
otomobil hırsızlığı
109
carnage
katliam, kan dökme
110
carnal
bedeni
111
carnatiion
karanfil, pembe
112
carnivore
etobur
113
carol
dinsel sevinç ve övgü şarkısı
114
carousel
atlıkarınca, bagaj toplama şeriti ya da bandı
115
carp
sazan balığı, eleştirmek, mızmızlanmak, kusur bulmak
116
carpentry
marangozluk
117
carriage
vagon, at arabası
118
carriageway
ana yol
119
carrier
hamal, kurye, ulak, postacı, nakliyeci, taşına her türlü araç
120
carrier bag
taşıma çantası
121
carror
ödül vadi
122
carry off
zor bir şeyi yapma ya da bitirmede başarılı olma
123
carry out
yerine getirmek
124
carry
oylamayla kabul edilmek
125
to be carried away
heyecanlı olmak
126
carryall
tolcu çantası
127
carry-out
paketlenmiş olarak hazırlanan (sıcak yemek)
128
carsickness
araba tutması
129
cart
el arabası, alışveriş arabası
130
carte blanche
tam yetki, açık kart
131
cartel
rekabet girişimi amacıyla bir araya gelen grup
132
cartilage
kıkırdak
133
cartography
haritacılık
134
carton
karton kutu, kutu
135
cartridge
kartuj, film kutusu, şarjör, fişek
136
cartwheel
yanlamasına takla, at arabası tekerleği
137
cascade
çağlayan gibi dökülmek
138
case study
örnek olay
139
case history
evveliyat, geçmiş
140
cash
bozuk paraya çevirmek
141
cashback
banka kartı harcamalarından kazanılan ödül
142
cash card
kredi kartı
143
cash crop
ticari tarım ürünü
144
cash desk
kasa, vezne
145
cashew
kaju, ceviz
146
cashflow
gelir ve nakit paranın harcanması
147
cash machine
ATM
148
cashmere
kaşmir
149
cash regiser
yazar kasa
150
casing
çerçeve lastik, kaplama, kılıf
151
casino
gazino, kumarhane
152
cask
fıçı, varil, fıçı dolusu
153
casket
bücevher kutusu, tabut
154
casserole
güveç (kap)
155
cassette
kaset
156
cassette player
teyp, kasetçalar (cassette recorder)
157
cast
atmak, fırlatmak, belli bir yöne ışık yaymak, aktör olarak seçmek, bir filmdeki tüm oyuncular
158
castaway
outcast, kazazede, reddedilmiş kimse veya şey
159
caste
kast, sosyal sınıf
160
castigate
azarlamak
161
casting vote
sonucu belirleyen oy, başkanın oyu
162
cast-iron
sert, dayanıklı, güvenilir
163
cast-off
eski elbise
164
castrate
kısılaştırmak
165
casual
gelişigüzel, sırdadan, gündelik, geçici
166
casually
teklifsizce, sıradan, tesadüfen, üstünkörü
167
casualty
ölü, kayıp
168
to let the cat out of bag
baklayı ağzından çıkarmak
169
cat's eye
yol kenarındaki ışıklı işaret direkleri, reflector
170
cataclysm
afet, büyük felaket
171
catalogue
fihrist, index, bir şeyinlistesini yapmak
172
catalyst
katalizör, a person or thing causing change
173
catamaran
katamaran, a sailing boat
174
catapult
fırlatmak, atmak, mancınık, sapan, birdenbire meşhur olmak ya da yapmak
175
cataract
katarakt, gözde perde
176
catarrh
nezle, üşütme, burun akıntısı
177
safety catch
güvenlik kilidi
178
catch the sun
bronzlaşmak
179
catch sight of
kısa bir süreliğine görmek
180
catch on
popüler olmak, uzun zaman sonra anlamak
181
catch out
kandırmak, tuzağa düşürmek
182
catch up
yetişmek, yakalamak
183
catch up on/with
yerine koymak, telafi etmek, geride kalmamak
184
catch up with
sorun yaratmak
185
catching
bulaşıcı, geçici
186
catchment area
hizmet alanı, havza
187
catchphrase
slogan
188
catchy
hatırlanması kolay
189
categorical
kesin, açık -->categorically: kesin olarak
190
cater
temin etmek, sağlamak, hitap etmek
191
cater for
bir grubun istediği şeyi sağlamak
192
to cater to
kötü istekleri karşılamaya çalışmak
193
caterer
ikram servisi yapan kişi veya kuruluş
194
catering
yiyecek içecek sağlama
195
caterpillar
tırtıl
196
cathartic
rahatlatıcı, gevşetici
197
catsup
ketçap
198
cattle
sığır
199
catty
sinsi, kurnaz
200
catwalk
podyum, dar köprü