Vocab Basıc Flashcards
(358 cards)
1
Q
Hello! (fam.)
Hello! (form.)
A
Selam!
Merhaba!
2
Q
Good morning!
Good afternoon!
Good evening!
A
Günaydın!
İyi günler!
İyi akşamlar!
3
Q
How are you?
A
Nasılsın?
4
Q
What’s new?
A
Ne var ne yok?
5
Q
Bye-Bye! Goodbye!
A
Hoşca kalın!
6
Q
See you soon!
A
Görüşürüz!
7
Q
Farewell! (to a friend)
A
Güle güle!
8
Q
Farewell (form.)
A
Elveda!
9
Q
So long!
A
Hoşça kal!
10
Q
Thank you!
A
Teşekkür ederim!
11
Q
You’re welcome
A
Rica ederim
12
Q
Don’t mention it!
A
Bir şey değil
13
Q
It was nothing
A
Estağfurullah
14
Q
Excuse me!
A
Affedersin
Affedersiniz
15
Q
My apologies
A
Özür dilerim
Affedersiniz!
16
Q
Certainly!
A
Kesinlikle!
17
Q
Of course not!
A
Tabi ki hayır!
18
Q
That’s enough!
A
Yeter artık!
19
Q
shade
A
renk tonu
20
Q
white
A
beyaz
21
Q
black
A
siyah
22
Q
gray
A
gri
23
Q
green
A
yeşil
24
Q
yellow
A
sarı
25
red
kırmızı
26
blue
mavi
27
light blue (adj)
açık mavi
28
pink
pembe
29
orange
turuncu
30
violet
mor
31
brown
kahve rengi
32
golden
altın
33
silvery
gümüşü
34
beige
bej rengi
35
cream
krem rengi
36
turquoise
turkuaz
37
lilac
leylak rengi
38
crimson
koyu kırmızı
39
light
açık
40
dark
koyu
41
bright, vivid (adj)
parlak
42
Where? (at, in)
Nerede?
43
here (adv)
burada
44
there (adv)
orada
45
somewhere (to be)
bir yerde
46
nowhere (not
anywhere)
hiç bir yerde
47
by (near, beside)
yanında
48
by the window
pencerenin yanında [
49
Where (to)?
Nereye?
50
here (e.g., come ~!)
buraya
51
there (e.g., to go ~)
oraya
52
from here (adv)
buradan
53
from there (adv)
oradan
54
close (adv)
yakında
55
far (adv)
uzağa
56
nearby (adv)
yakınında
57
not far (adv)
civarında
58
left (adj)
sol
59
on the left
solda
60
to the left
sola
61
right (adj)
sağ
62
on the right
sağda
63
to the right
sağa
64
in front (adv)
önde
65
front (as adj)
ön
66
ahead (look ~)
ileri
67
behind (adv)
arkada
68
from behind
arkadan
69
back (towards the
rear)
geriye
70
middle
orta
71
in the middle
ortasında
72
at the side
kenarda
73
everywhere (adv)
her yerde
74
around (in all
directions)
çevrede
75
from inside
içeriden
76
somewhere (to go)
bir yere
77
straight (directly)
dosdoğru
78
back (e.g., come ~)
geri
79
from anywhere
bir yerden
80
from somewhere
bir yerden
81
firstly (adv)
ilk olarak
82
secondly (adv)
ikinci olarak
83
thirdly (adv)
üçüncü olarak
84
suddenly (adv)
birdenbire
85
at first (adv)
başlangıçta
86
for the first time
ilk kez
87
long before …
çok daha önce …
88
anew (over again)
yeniden
89
for good (adv)
sonsuza kadar
90
never (adv)
hiçbir zaman
91
again (adv)
tekrar
92
often (adv)
sık
93
urgently (quickly)
acele
94
by the way
aklıma gelmişken,
95
possible (that is ~)
mümkündür
96
probably (adv)
muhtemelen
97
maybe (adv)
olabilir
98
besides
ayrıca
99
that's why …
onun için
100
in spite of
rağmen
101
thanks to
sayesinde
102
something
bir şey
103
nothing
hiçbir şey
104
someone
birisi
105
nobody
hiç kimse
106
so (I'm ~ glad)
öylesine
107
also (as well)
dahi, ayrıca
108
too (as well)
da
109
Why
Neden
110
for some reason
nedense
111
for some purpose
her nedense
112
too (~ many people)
fazla
113
only (exclusively)
ancak
114
exactly (adv)
tam
115
about (more or less)
yaklaşık
116
approximately (adv)
yaklaşık olarak
117
approximate (adj)
yaklaşık
118
almost (adv)
hemen
119
the rest
geri kalan
120
each (adj)
her biri
121
any (no matter
which)
herhangi biri
122
many people
birçokları
123
all (everyone)
hepsi, herkes
124
in return for …
… karşılık olarak
125
in exchange (adv)
yerine
126
hardly (negative
opinion)
şüpheli
127
probably (adv)
galiba
128
on purpose (adv)
mahsus
129
by accident (adv)
tesadüfen
130
for example (adv)
mesela
131
between
arasında
132
among
ortasında
133
especially (adv)
özellikle
134
Monday
Pazartesi
135
Tuesday
Salı
136
Wednesday
Çarşamba
137
Thursday
Perşembe
138
Friday
Cuma
139
Saturday
Cumartesi
140
Sunday
Pazar
141
the day after
tomorrow
öbür gün
142
the day before
yesterday
evvelki gün
143
day off
tatil günü
144
daily (adj)
günlük
145
weekly
haftalık
146
second
saniye
147
minute
dakika
148
half an hour
yarım saat
149
quarter of an hour
çeyrek saat
150
sunrise
güneşin doğuşu
151
dawn
şafak
152
sunset
güneş batışı
153
early in the morning
sabahın köründe
154
this afternoon
bu ikindi
155
in the afternoon
öğleden sonra
156
tomorrow afternoon
yarın öğleden
sonra
157
in an hour
bir saat sonra
158
on time (adv)
zamanında
159
January
ocak
160
February
şubat
161
March
mart
162
April
nisan
163
May
mayıs
164
June
haziran
165
July
temmuz
166
August
ağustos
167
September
eylül
168
October
ekim
169
November
kasım
170
December
aralık
171
spring
ilkbahar
172
in spring
ilkbaharda
173
a month ago
bir ay önce
174
in a month
bir ay sonra
175
in two months
iki ay sonra
176
the whole month
tüm ay
177
all month long
bütün ay
178
a year ago
bir yıl önce
179
in a year
bir yıl sonra
180
date (e.g., today's ~)
tarih
181
season (summer,
etc.)
mevsim
182
century
yüzyıl
183
time
zaman, vakit
184
instant (n)
an, ani
185
lapse (of time)
süre
186
life
hayat
187
eternity
ebedilik
188
epoch
devir, çağ
189
cycle (tıme)
devir
190
period
süre
191
the future
gelecek
192
next time
gelecek sefer
193
the past
geçmiş
194
past (recent)
geçen
195
last time
geçen sefer
196
later (adv)
sonradan
197
nowadays (adv)
bu günlerde
198
immediately (adv)
hemen
199
soon (adv)
yakında
200
in advance
(beforehand)
önceden
201
a long time ago
çoktan
202
recently (adv)
geçenlerde
203
destiny
kader
204
memories (childhood
anılar
205
during
esnasında
206
long, a long time
(adv)
uzun zaman
207
not long (adv)
kısa bir zaman
208
forever (for good)
ebediyen
209
to postpone (vt)
ertelemek
210
at the same time
aynı zamanda
211
permanently (adv
sürekli olarak
212
constant (noise,
pain)
sürekli
213
temporary (adj)
geçici
214
sometimes (adv)
bazen
215
rarely (adv)
nadiren
216
often (adv)
sık
217
quickly (adv)
çabuk
218
slowly (adv)
yavaş
219
fast (adj)
hızlı
220
slow (adj)
yavaş
221
cheerful (adj)
neşeli
222
sad (adj)
üzgün
223
together (adv)
beraber
224
separately (adv)
ayrı
225
aloud (to read)
sesli
226
silently (to oneself)
içinden
227
tall (adj)
yüksek
228
low (adj)
alçak
229
deep (adj)
derin
230
shallow (adj)
sığ
231
distant (in space)
uzak
232
nearby (adj)
yakın
233
far (adv)
uzağa
234
nearby (adv)
yakında
235
good (kindhearted
iyi kalpli
236
evil (adj)
kötü kalpli
237
to forbid (vt)
yasaklamak
238
to permit (vt)
izin vermek
239
end
son
240
beginning
başlangıç
241
first (adj
birinci
242
last (adj)
en son
243
crime
suç
244
punishment
ceza
245
to order (vt)
emretmek
246
to obey (vi, vt)
itaat etmek
247
straight (adj)
düz
248
curved (adj)
eğri
249
paradise
cennet
250
hell
cehennem
251
strong (adj)
güçlü
252
weak (adj)
zayıf
253
old (adj)
yaşlı
254
young (adj)
genç
255
hard (adj)
sert
256
soft (adj)
yumuşak
257
warm (adj)
sıcak
258
cold (adj)
soğuk
259
fat (adj)
kalın
260
thin (adj)
zayıf
261
narrow (adj)
dar
262
wide (adj)
geniş
263
brave (adj)
cesur
264
cowardly (adj)
korkak
265
square (as adj)
kare
266
circle
daire
267
round (adj)
yuvarlak
268
triangle
üçgen
269
triangular (adj)
üç köşeli
270
oval
oval
271
rectangle
dikdörtgen
272
pyramid
piramit
273
cube
küp
274
sphere
küre
275
center
merkez
276
horizontal (adj)
yatay
277
vertical (adj
dikey
278
parallel (as adj)
paralel
279
line
çizgi
280
straight line
doğru
281
curve (curved line)
eğri
282
contour (outline)
çevre çizgisi
283
intersection
kesişme
284
right angle
dik açı
285
angle
açı
286
weight
ağırlık
287
length
uzunluk
288
width
en, genişlik
289
height
yükseklik
290
depth
derinlik
291
volume
hacim
292
area
alan
293
gram
gram
294
kilogram
kilogram
295
meter
metre
296
kilometer
kilometre
297
centimeter
santimetre
298
square meter
metre kare
299
liter
litre
300
degree
derece
301
quantity
miktar
302
a little bit of
biraz
303
half
yarım
304
piece (item)
adet, tane
305
size
boyut
306
the smallest (adj
en küçük
307
medium (adj)
orta
308
maximal (adj)
maksimum
309
the largest (adj)
en büyük
310
jar (glass)
kavanoz
311
can
teneke
312
bucket
kova
313
barrel
fıçı, varil
314
basin (for washing)
leğen
315
mug
kupa
316
cup (of coffee, etc.)
fincan
317
saucer
fincan tabağı
318
glass (tumbler)
bardak
319
wineglass
kadeh
320
saucepan
tencere
321
bottle (~ of wine)
şişe
322
neck (of the bottle)
boğaz
323
vessel (container)
kap
324
pot (crock)
çömlek
325
vase
vazo
326
tube (of toothpaste)
tüp
327
sack (bag)
poşet, torba
328
bag (paper ~, plastic
~)
çuval
329
pack (of cigarettes,
etc.)
paket
330
box (e.g., shoebox)
kutu
331
crate
sandık
332
basket
sepet
333
material
malzeme
334
wood
ağaç
335
wooden (adj)
ahşap
336
glass (n)
cam
337
stone (n)
taş
338
plastic (n)
plastik
339
rubber (n)
lastik
340
cloth, fabric (n)
kumaş
341
paper (n
kâğıt
342
cardboard
karton
343
porcelain
porselen
344
clay (n)
kil
345
clay (as adj)
balçık, kil
346
ceramics
seramik
347
ceramic (as adj)
seramik
348
metal (n)
maden
349
metal (as adj)
madeni, metal
350
alloy (n)
alaşım
351
gold (n)
altın
352
gold, golden (adj)
altın
353
silver (n)
gümüş
354
silver (as adj)
gümüş
355
iron (n)
demir
356
steel (n)
çelik
357
copper
bakır
358
bronze
bronz